| Profesör Eric Roullier'in yardımı sayesinde, maymunlarla çalıştık. | TED | بفضل مساعدة البروفيسور أريك روبلر، عملنا على القرود. |
| Yani evet, eğer maymunlarla ortak atamızdan bahsediyorsak fosil kayıtlara bakarak buradan yola çıktığımızı kesin olarak söyleyebiliriz. | TED | ولهذا نستطيع القول ان اصلنا المشترك مع القرود قد بدأ هنا في أفريقيا حسب سجلات الأحافير |
| Ancak fareler ya da maymunlarla duyguyu inceleyemezsiniz, çünkü ne hissettiklerini veya deneyimlediğini onlara soramazsınız. | TED | لكن لا يمكنك دراسة العاطفة في الفئران أو القرود لأنك لا تستطيع أن تسألهم كيف يشعرون أو ما الذي يعانون منه. |
| maymunlarla ilgili belgeseli izleyen oldu mu? Dün gece vardı. | Open Subtitles | هل شاهد أحدكم ذلك البرنامج الوثائقى عن القردة ليلة أمس؟ |
| Ve burada maymunlarla ilgili belgeseli mutlaka izlemelisiniz. Belgesel... | Open Subtitles | وأنتم حقا يجب أن تشاهدوا ذلك ذلك البرنامج الوثائقى عن القردة. |
| Bayanlar erkeklerle arkadaşlık eder, maymunlarla değil. | Open Subtitles | السيدات يرافقن السادة, وليس قرود البابون |
| Nahoş, dağınıkbeyinli maymunlarla tanıştı. | Open Subtitles | خصوصاً من هذه القرود الغبية اتي لاتنفع لشيء |
| maymunlarla çalıştım ama maymunlar bize... bilinçlerinde olan biteni söyleyemiyor. | Open Subtitles | أنا عملت مع القرود ولكن لا يستطيعوا ان يقولوا لك ما يدور في وجدانهم. |
| Bu insanlar farklı. maymunlarla seyahat ediyorlar. | Open Subtitles | هؤلاء البشر مختلفون فهم يسافرون مع القرود |
| Base jumping yapmak için ya da maymunlarla yaşamak için çekip gitmiş olsaydı bu konuşmayı yapıyor olmayacaktık. | Open Subtitles | إلا إن جننتَ فجأة لا، لا لو تركَت كلَّ شيءٍ في حياتها لكي تقفز على النطاطات أو كي تعيش مع القرود |
| maymunlarla oynamadığım zaman kafesin parmaklıklarına doğru koşup dişlerimi göstermemi istiyorlardı. | Open Subtitles | عندما لا ألعب مع القرود يريدونني أن أركض إلى قضبان قفصي بأسناني |
| Gerçekten de biz insanlar şempanzelerle ve diğer maymunlarla, en az aslanların, kaplanlarla ve diğer kedigillerle olduğu kadar yakın akrabayız. | Open Subtitles | وبقية القرود مثل القرابة بين الأسود والنمور وبقية فصيلة القطط، على سبيل المثال. |
| Kuyruksuz maymunlarla ortak bir atayı paylaşıyor olduğumuz düşüncesiyle gelen rahatsızlığın sancılarını hepimiz anlıyoruz. | Open Subtitles | كلنا يفهم الوخز الغير مريح لفكرة اننا نتشارك سلف مشترك مع القرود |
| - Ya maymunlarla doğrudan yüzleşmemizi sağlarsa? | Open Subtitles | ما رأيك استغرق لمواجهة القرود وجها لوجه؟ |
| Mübalağa etmek istemem ama insanlar at sırtında maymunlarla savaşmaya on sene uzaklıkta gibi. | Open Subtitles | لا يجب أن يكون من قطيع ولكن البشر هم من عقد من الزمان بعيدا من القتال القرود على ظهور الخيل |
| Ve şimdi, yine doğudaki bu çılgın maymunlarla savaşmamızı istiyorsun. | Open Subtitles | وتريد الآن المزيد من القتال من قبائل القردة هؤلاء بالشرق من هنا |
| maymunlarla bazı fiziksel özellikler paylaşıyorum diye bu beni bir maymunun amcası yapmaz, öyle değil mi? | Open Subtitles | فقط لأنني أتشارك صفات فسيولوجية مع القردة لا يجعلني ذلك عمهم، أليس كذلك ؟ |
| - Onu alıyorum. Mmm. Biz patronla konuşuruz, maymunlarla değil. | Open Subtitles | سنتحدث مع الخبير والكبير وليس مع القردة. |
| Ama böylesine arsız maymunlarla olsa da Mark grubu sokak seviyesinde takip etme yetisine sahip. | Open Subtitles | ولكن مع قرود بهذه الوقاحة إستطاع مارك أن يلحق بمجموعة القرود على الشارع |
| - "Konuşan maymunlarla ilgili yazmalısın. " | Open Subtitles | "يجب أن تكتبي مقالة عن، قرود تتكلم" حقاً؟ |
| Peki ya bina ölümcül virüslü maymunlarla doluysa? | Open Subtitles | ماذا لو كان هذا المكان ممتلئ بقرود مصابة بفيروس قاتل؟ |