| Reis meşgul bir insan. Hasta Cücelerle uğraşacak vakti yok. | Open Subtitles | السيّد رجل مشغول ولا وقتَ لديه ليشغل تفكيره بأقزام مرضى |
| meşgul bir insan olduğunuzu biliyorum, ama ilginizi çekebilecek... bazı eğitim teknikleri üzerine bir araştırma yapıyorum. | Open Subtitles | أَعْرفُ بأنّك رجل مشغول, سيدي لَكنِّي أقوم بَعْملُ دراسة على بَعْض تقنياتِ التدريب إعتقدتُ أُنها قَدْ تثيرُ إهتمامك |
| Çok meşgul bir insan olduğunu kabul etmek zorundayım ve eminim ki senin çok az ilgini çekebilmek için yaygara koparan insanlar vardır. | Open Subtitles | يجب أن أعترف أنك رجل مشغول وأنا أعلم أن هناك أشخاص كثيرين يحتاجون الى أهتمامك بشكل خاص |
| Kocam çok meşgul bir insan, ben de Harvard'dan mezun oldum... | Open Subtitles | زوجي رجل مشغول جداً و أنا تخرجت من هارفارد |
| Tatlım, Bay Thornton çok meşgul bir insan ve Hollywood'a dönüp | Open Subtitles | حبيبي، السيد ثورنتون رجل مشغول جدا، عليه العودة إلى هوليوود |
| Seni tanımayan birisi meşgul bir insan olduğunu sanır. | Open Subtitles | اي شخص لايعرفك سيعتقد بأنك رجل مشغول |
| Çok iyi ama meşgul bir insan. | Open Subtitles | مستقل, لكنّه رجل مشغول |
| Bildiğiniz gibi Bayan Childs, eşiniz meşgul bir insan. | Open Subtitles | (كما تعلمين سيدة (تشايلدز زوجكِ رجل مشغول |