Böylelikle Andy, haftada bir mektup yazmaya başladı aynen dediği gibi. | Open Subtitles | ثم بدأ أندى كتابة خطاب كل أسبوع |
Eilis'e mektup yazmaya çalışıyorum ve şey olmasını istiyorum... bilmiyorum işte. | Open Subtitles | أحاول كتابة خطاب لـ (أيليش) و أريد أن يكون.. لا أدري.. |
Demek istediğim, biz birisini takip etmiyoruz, demek istediğim evlat edinme kurumuna mektup yazmaya karar verdik. | Open Subtitles | أعني ، نحن لسنا نطارد أحدهم هنا سنقوم بكتابة رسالة لمصلحة التبني |
Gizli çalışan gazeteci bana Charlie'nin İspanyolca mektup yazmaya başladığını, "lo siento" yazdığını söyledi. | Open Subtitles | الصُحفيّة المُتخفية أخبرتني أنّ (تشارلي) بدأت بكتابة رسالة باللغة الإسبانيّة -لتقول "لو سينتو"؟ |