| Hayır, aslında erkek bir polis memuruna cinsel teklfte bulunmuşsun | Open Subtitles | كلا,في الواقع أنت متهم بتهمة التحرش الجنسي تجاه ضابط شرطي |
| Şimdi de seni bir polis memuruna saldırmaktan tutukluyorum. Nasıl gidiyor çocuklar? | Open Subtitles | جيد ، سأعتقلك لتعديك على ضابط شرطة كيف يسير الأمر يا أولاد؟ |
| Şimdi de seni bir polis memuruna saldırmaktan tutukluyorum. Nasıl gidiyor çocuklar? | Open Subtitles | جيد ، سأعتقلك لتعديك على ضابط شرطة كيف يسير الأمر يا أولاد؟ |
| Üniformalı bir polis memuruna ot sattığına göre geri zekalı olmalısın diye düşündüm. | Open Subtitles | بما أنك بعت مواد مخدرة لضابط يرتدي ملابسه الرسمية، أنه لابد وأنك متخلفاً |
| Yani bir polis memuruna saldırmamı istediğin için mi geldim? | Open Subtitles | اذاً، أنا هنا لأنك تُريد مني أن أُهين ضابط الشرطة |
| Bir Cumhuriyet memuruna rüşvet vermeye çalışmaktan derhal hapishaneye atılırsınız. | Open Subtitles | سيؤدي بك إلى السجن فوراً لمحاولة رشوة ضابط لدى الجمهورية |
| Ve bu tahliye kurallarına aykırı. Şimdi bunu tahliye memuruna söylemek zorundayım. | Open Subtitles | و الأن سأتكلم مع ضابط الإطلاق المشروط و إذا فعلت ذلك، سيعود مجدداً إلى الزنزانة |
| onun yerine, bir polis memuruna, senin ortağına ateş açan... 15 yaşında bir çocuğun eline geçti. | Open Subtitles | وبدلاً من ذلك وجد طريقه الى يد طفل بعمر الـ 15عاماً الذي اطلق منه النار على ضابط بوليس وهو شريكك |
| Sanık ruhsatsız silah taşımak ve bir polis memuruna saldırmakla suçlanıyor. | Open Subtitles | .. التهمة حيازة سلاح غيرمرخص ومهاجمة ضابط |
| Bu silah seni daha çocukken yetim bırakan... kafir polis memuruna ait. | Open Subtitles | هذا المسدس يخص ضابط البوليس الكافر الذي يتمك في طفولتك |
| itiraf etmek için altmış saniye ya da polis memuruna saldırıdan tutuklama. | Open Subtitles | ستين ثانية لتحصل على الاعتراف أو المشحونة بالاعتداء على ضابط شرطة. |
| Bence ilgileniyor olabilir ama belki düzgün, hiçbir şeyden şüphelenmeyen bir asayiş memuruna kendimi yamamamam gerek. | Open Subtitles | أعني أنة ربما مهتم, لكن,يمكن ان لا أوقع نفسي مرة اخرى على رجل محترم 'ضابط للسلم. |
| ...ama en göze çarpanları hayvanlara zulmetmek ve polis memuruna fiili saldırı. | Open Subtitles | أقصد، هنالك عدد من التُهم لكن الأبرز واحد كان القسوة بالحيوان ومُهاجمة ضابط |
| İki adam bir polis memuruna saldırıp silahını gasp edip, daha sonra araya girmeye çalışan genç bir doktoru yaraladılar. | Open Subtitles | الرجلان هاجمو ضابط الشرطه وقامو بسرقة سلاحه, ثم قامو بمهاجمة الطبيب الذى حاول إيقافهم. |
| Bu gün bir polis memuruna ateş açıldı ve bir sivil yaralandı. | Open Subtitles | ضابط شرطــة أطلق عليــه النــار ومــدنيـــــة أصيــبت |
| Şartlı tahliye memuruna gitmeyi bir ay önce bırakmış. | Open Subtitles | توقف عن تفقد مكانه من قبل ضابط التسريح قرابة الشهر |
| Komiser, meslektaşım bir polis memuruna böyle bir şey yapabilir miyim? | Open Subtitles | ملازم هل سأفعل شيء كهذا لضابط شرطة زميل ؟ |
| 24 saat çalışan bir polis memuruna. | Open Subtitles | نحن بحاجة لضابط شرطة يعمل لمدة 24ساعة في اليوم |
| Gerçek küçük tahliye memuruna ne oldu peki? | Open Subtitles | وماذا حدث للضابط الصغير المسؤول عن تحت المراقبة اصلا؟ |
| Polis memuruna rüşvet teklif etmekten tutuklusun. | Open Subtitles | أنت رهن الإعتقال بتهمة الشروع في الرشوة ضابطة شرطة. |
| Evet, Henry'nin onları çalması için Sabino Laurent isimli bir Interpol memuruna ödeme yaptığını öğrendi. | Open Subtitles | أجل، وأكتشفت بأن "هنرى" دفع ظابط الانتربول "سابينو لوران" لسرقتهم |
| Tahliye memuruna haber vermeden eyalet dışına çıktım. | Open Subtitles | أغادرت الولاية بدون الإتصال بضابط مراقبتي؟ |
| Genel müdürünüz arama yapmaması için devlet memuruna rüşvet vermiş. - Ne? | Open Subtitles | مديرك العام أرشى موظّفًا حكوميًّا للحؤول دون تفتيش المبنى بالكامل |
| Yanılmıyorsam, az önce bir devlet memuruna rüşvet teklif ettin. | Open Subtitles | ـ لو أنا مش غلطان ـ لا إنت حاولت تدي رشوة لظابط فيدرالي |
| Polis memuruna ise yalnızca, çok ilginç bir deneyi maalesef az evvel kaçırmış olduklarını söyler. | Open Subtitles | قال للشرطي من المؤسف انك فوت علي نفسك تجربه مثيره |