| Menajerim paraya ihtiyacı olduğunu söylüyor bu yüzden dairesini satıyor. | Open Subtitles | يقول مدير أعمالي إنه بحاجة لنقود فورية لذلك يبيع شقته |
| - Döneceğini biliyorum. Çünkü Menajerim gece gündüz seni rahatsız edecek. Ben de elbette. | Open Subtitles | أعرف بأنك ستفعل، لأن مدير أعمالي سيزعجك ليلاً ونهاراً وأنا أيضاً |
| Bense, dünyanın en çirkin adamı Menajerim Joe'yla pis bir dairede, kahrolası kumardan, hiçbir şey kazanamadığımız için mutsuz olacağım. | Open Subtitles | وسأكون عالق مع مديري في شقة قذرة اقبح رجل على الأرض متبجح تعيس لأن مراهنتنا لم تكن مربحة |
| Bense, dünyanın en çirkin adamı Menajerim Joe'yla pis bir dairede, kahrolası kumardan, hiçbir şey kazanamadığımız için mutsuz olacağım. | Open Subtitles | وسأكون عالق مع مديري في شقة قذرة اقبح رجل على الأرض متبجح تعيس لأن مراهنتنا لم تكن مربحة |
| Menajerim beni tekrar Royal Shakespeare Company'e katılmaya zorluyor. | Open Subtitles | وكيل أعمالي سيدخلني نحو شركة رويال شكسبير مرة أخرى |
| Ve sadece merak ediyorum, projeyi sevmediğin için Menajerim olarak mı engelledin yoksa kız arkadaşım olarak mı? | Open Subtitles | أنك ماطلت بصفتك وكيلتي لأن المشروع لم يعجبك، أو بصفتك صديقتي الحميمة |
| Menajerim de benimle gelecekti ama sonra iptal etti. | Open Subtitles | كان من المفترض أن يقابلني مدير أعمالي لكنه اعتذر |
| Aynı şeyi Menajerim için de duymak istemiyorum. | Open Subtitles | لا تدعني أبدأ في سماع ذلك عن مدير أعمالي أيضاً. |
| E, Menajerim olduğundan beri 6 bin dolar kazandın. | Open Subtitles | جنيت 6 آلاف دولار منذ أن أصبحت مدير أعمالي |
| Ama asistanım, Menajerim ya da başka biri işi eline yüzüne bulaştırmış ve odam tutulmamış sanırım. | Open Subtitles | مساعدي أو مدير أعمالي أو أحد ما أفسد الأمر والآن على ما يبدو أنها ليست متوفرة |
| Menajerim, buraya gelene kadar konuşmamamı söyledi. | Open Subtitles | لقد أخبرني مدير أعمالي أن لا اتكلم حتى يصل لهنا |
| Menajerim sarhoş bir halde kaçtı ve sadece Frankie ile ben kaldık. | Open Subtitles | لقد كان مديري بالخارج يشرب الخمر في مكانٍ ما لم يكن هناك سوى فرانكي وأنا |
| Ama ünlü olur olmaz onu Menajerim yapacağım. | Open Subtitles | ولكن بمجرد أن أذهب, أنا أقوم بجعله مديري |
| Tehdit olayından dolayı Menajerim her şeyin sorumluluğunu alacak. | Open Subtitles | بسبب الابتزاز مديري قبل بدفع التعويض دون اعتراض |
| Menajerim 15'imde bana yeni bir isim vermişti. | Open Subtitles | وكيل أعمالي أعطاني اسم جديد حينما بلغت الخامسة عشر |
| Ajansım ve Menajerim gitmemi istiyor. | Open Subtitles | وكيل أعمالي ومدير أعمالي تريد حقا لي أن أذهب. |
| Menajerim, 27 yıldır Honor St. Raven rolünü canlandırdığımı söylese de ben daha çok, zevkli ve ince rollerin kadınıyım. | Open Subtitles | لكن وكيل أعمالي قال أنه تأدية دور ساينت رايفن لـ 27 عام جعلني إمراة فريدة ومصقولة جيداً |
| İkinci eşim aynı zamanda Menajerim demek. | Open Subtitles | يعني أن زوجتي السابقة هي وكيلتي |
| Şu anda Menajerim yok ama aksan yapabiliyorum. | Open Subtitles | ليس لدي وكيل أعمال الآن لكنني استطيع اداء اللهجات |
| - Evet, Menajerim seni bulmamı söyledi. | Open Subtitles | نعم ، وكيلة أعمالي أخبرتني بأن أعثر عليك |
| O an, babamın haklı olduğunu düşündüm. Bu yüzden annemi tekrar Menajerim yapmaya karar verdim. | Open Subtitles | وأدركت أنه كان محقاً لذا سأجعل أمي مديرتي ثانية |
| ...yapımcılar, yazarlar, temsilcim, Menajerim, halkla ilişkiler uzmanım. | Open Subtitles | لدي مختصي الشعر والمكياج والملابس منتجين, كتاب, عميلي مدير اعمالي, مدير دعاياتي |
| Artık Menajerim olmayacak mısın? | Open Subtitles | انتظري, انتِ لن تكوني مديرة اعمالي, بعد الان؟ |
| Kahveyi gerçekten çok severim ama Menajerim olmadan onu bile alamam. | Open Subtitles | أحب القهوة لكن لا يمكنني شراء ذلك لأنه ليس لدي مدير أعمال |
| Yardımcım. Menajerim. Avukatım. | Open Subtitles | . هذا وكيلى ، هذا مديرى ، هذا محاميى ، هذا موزعى |
| Menajerim oradaydı. Eski sevgilim oradaydı. | Open Subtitles | وكيلي كان هناك صديقتى السابقة كانت هناك |
| Peki, Menajerim maaşın dörtlü ve yedili rakamlar arasında olduğunu söylüyor, doğru mu? | Open Subtitles | لقد قال لى وكيل أعمالى أن أرقامكم عالية ؟ |
| Bunun hakkında konuşmamam lazım zaten. Konuştuğumu bilse Menajerim beni öldürür. | Open Subtitles | لا يجب أن أتحدث عن هذا على أي حال وكيل اعمالي سيقتلني لو علم أني فعلت |
| Menajerim ülkenin en iyi onkoloğunu anında buraya getirebilir. Kemoterapi mi? Yok, hayır. | Open Subtitles | وكيلي يستطيع جلب أفضل طبيب أورام في البلاد بلمح البصر علاج كيميائي؟ لا، لا |