| Metabolizması aşırı tepki gösteriyor sinir sistemini kapatmaya zorluyor. | Open Subtitles | الأيض لديه يعوضه بإفراط مما يجبر نظامه العصبي على التوقف |
| Aktif bir avcı olarak Metabolizması düzenli olarak yemek temini ister. | Open Subtitles | كـصيادٍ ناشط عمليات الأيض لديه تتطلب مصدراً منتظماً للطعام |
| Gece yarısından sonra yemek yemek Metabolizması için çok kötü olmuş. | Open Subtitles | تناول الطعام بعد منتصف الليل مضرّ لعملية الأيض. |
| Dikey havalanan bir hava aracının,... ...sinek kuşu gibi,... ...fazlasıyla enerji gerektiren,... ...çok yüksek bir Metabolizması vardır. | TED | طائرة ذات إقلاع عموديّ, تشبه طائر الطّنّان, لديها أيض ذو مستوى عال جدا, ممّا يعني أنّها تستهلك كمّية كبيرة من الطّاقة. |
| Richie'nin Metabolizması fazla çalışıyor bu yüzden biraz hiperaktif. | Open Subtitles | عمليات أيض عالية دة بيخلي ريتشي شديد النشاط. |
| Vulkanlı Metabolizması bir kâse termitle bile başa çıkabilir. | Open Subtitles | أتمازحني؟ مع التمثيل الغذائي للفولكانيين، يمكنه التهام زِبْديَّة من النمل الأبيض ولا يزعجه الأمر. |
| Yapma lütfen. Bende Jamaikalı koşucu Metabolizması var. | Open Subtitles | من فضلك، لدي التمثيل الغذائي للعداء الجامايكي |
| Metabolizması kontrolden çıkmış ve bağışıklık sistemi kendini yok ediyor. | Open Subtitles | نظام الأيض خارج السيطرة وجهاز المناعة يهاجم نفسه |
| Metabolizması Nainsan hızına yetişmeye çalışıyor olmalı. | Open Subtitles | عملية الأيض خاصتها سوف ترتفع -لتعوض عن سرعتها اللابشرية |
| Aşırı ısı üreten, büyük bir Metabolizması var. | Open Subtitles | - لابد أن معدل الأيض لديه مرتفع ليسبب كل هذه الحرارة . |
| Metabolizması tavan yapmış. | Open Subtitles | عملية الأيض عندهُ عاليةٌ جداً |
| Erkek olanın Metabolizması arttırılmış ve termal iç dengesi geliştirilmiş. | Open Subtitles | لديه أيض مُتزايد وتوازن حراري مُحسن |
| Canlının bir de Metabolizması vardır. Ki bu da canlının çevredeki kaynakları temel yapı elemanlarına dönüştürme işlemidir. Bu sayede varlığını sürdürüp kendini inşa edebilir. | TED | للكائن الحي أيض (تمثيل غذائي) كذلك. هذه عملية يقوم فيها الكائن الحي بتحول المواد من البيئة إلى وحداتٍ بنائية ليتمكن من المحافظة على نفسه وبنائها. |
| S-11'in Metabolizması normal bir köpekbalığından daha güçlü. | Open Subtitles | أيض "إس 11" أعلى من أيّ سمكة قرش عادية |
| Grundy'nin Metabolizması hızlı. | Open Subtitles | (غراندي) لديه أيض سريع |
| Greyfurt suyu ve statin adı verilen kolesterol düşürücü ilaçlar sınıfındaki bazı ilaçlar arasındaki etkileşim, ilaç Metabolizması ile ilgilidir. | TED | التفاعل بين عصير الجريب فروت وبعض الأدوية في فئة أدوية خفض الكوليسترول التي تسمى الستاتين، له علاقة بعملية التمثيل الغذائي المرتبط بالدواء. |
| Metabolizması çok hızlı tükeniyor. | Open Subtitles | عملية التمثيل الغذائي تدمر بسرعة جدًّا . |
| Rachel, rahatlıkla söyleyebiliriz ki, aradığımız kişi müthiş hızlanmış bir Metabolizması olan bir Alfa yani kısacası bedeni gerçek anlamda kendi kendisini yiyor olmalı. | Open Subtitles | (ريتشال)، من الأحسن أن نقول، نحث نبحث عن آلفا مع سرعة ملحوضة الإستهلاك الغذائي |