| Ve yine, modayı değiştirmek, teorileri değiştirmek ile ilgili değildir. | TED | مرة اخرى ، انها ليست حول الموضة المتغيرة، وتغيير النظريات. |
| Biz kadınlar modayı izlemek zorundayız. Bu sezon askerler moda. | Open Subtitles | نحن النساء يجب أن نتابع دقات الطبول هذا الموسم الجنود هي الموضة |
| Bu tip ete talep azaldığından beri sadece küçük bir yüzdelik hala bu modayı uyguluyor. | Open Subtitles | منذ الطلب لهذا اللحوم محدودة, نسبة صغيرة فقط و قتل في هذه الموضة. |
| Sanırım bazıları modayı takip eden kızlardan biri olduğumu sanıyor. | Open Subtitles | اعتقد أن بعض الناس قد يعتقدون أني أبدو مثل فتيات الأزياء. |
| Yine modayı mı açıklamam gerekecek? | Open Subtitles | هل علىّ ان اقوم بتوضيح شيئاً عن الأزياء مجدداً ؟ |
| modayı pek takip etmem zaten. | Open Subtitles | حسنا، لم يكن لدي أبدا آي حس أزياء على آي حال |
| Sıradan bir işte çalışıyor olabilirim ancak modayı takip ederim. | Open Subtitles | ربما أعمل في مكان عادي لكن قلبي مُعلق بالموضة |
| Tavırlarından hoşlanmıyorum. modayı bir yıl geriden takip ediyor. | Open Subtitles | انا لست مغتاضة من اسلوبه فهو دائماً يلبس آخر صيحلت الموضة |
| modayı takip eden kızları takip ediyorum. - Ne oldu? | Open Subtitles | أهتم بالفتيات اللواتي تتابعن الموضة. |
| Floransalı tüccarlar son modayı takip edemiyor da. | Open Subtitles | تجار "فلرونسا" لا يمكن أن يواكبوا أحدث الموضة |
| Örtünme ihtiyacı, modayı | TED | الحاجة للغطاء, الموضة. |
| Ben modayı takip etmem. | Open Subtitles | لا أتابع الموضة |
| Fakat modayı seviyoruz. | Open Subtitles | و لكننا نحب الموضة |
| - modayı değiştireceğiz.. | Open Subtitles | نحن سنضطر لتغيير الموضة |
| Yeni modayı seviyorum. Daha kısa etekler, bol kesimler. | Open Subtitles | أفضل الأزياء الجديدة تنانير قصيرة، قصات جديدة |
| modayı molasız takip eden Mia Nichols'e. | Open Subtitles | لميا نيكولز ، التى تسعى وراء عالم الأزياء بشغف |
| Gülünç yanı modayı hiçe saydığını kanıtlayan bir seçim yaptığını sanırken buradaki insanların senin için seçtiği bir kazak giyiyorsun. | Open Subtitles | وإنه لأمر سخيف أن تعتقدي بأن إختيارك... يعفيك من صناعة الأزياء بينما في الحقيقة... |
| modayı aptalca buluyorsun. Belirttin. | Open Subtitles | وتظن أن الأزياء هراء، لقد أوضحت ذلك |
| Ohio'da modayı takip eden bir gence uygun hazır hiçbir şey yok. | Open Subtitles | ببساطة لا يوجد شئ عصري و مناسب لشاب يحب أزياء الرجال في أوهايو. |
| Avukat bey, söyleyin lütfen Tom Haviland modayı takip etmek için para harcıyor mu? | Open Subtitles | أخبرْني، مستشار، يَعمَلُ دَفْعَ توم هافيلند في a أزياء مناسبة؟ |
| Onun kendi tarzı vardı ve modayı önemsemezdi. | Open Subtitles | لقد كان له اسلوبه المختلف لم يكن يهتم بالموضة |
| Onun kendi tarzı vardı ve modayı önemsemezdi. | Open Subtitles | لقد كان له اسلوبه المختلف لم يكن يهتم بالموضة |