| Ben sedece eski bir muhabirim, ama kendi gazetemde büyük şirketlerin düşmanca yönetim devirlerini yeteri kadar okudum, | Open Subtitles | أنا مجرّد مراسل كبير السن، لكنّي قرأت بما فيه الكفاية في صحيفتي الخاصة حول عمليات الشرائ العدائية شركات كبيرة، |
| Ben bir muhabirim ve Oklohoma'daki sağcılar hakkında bir makale üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | .أنا مراسل وأعمل بجماعة المجموعات اليمينية ببريد مدينة أوكلاهوما |
| Bir muhabirim. Baş sayfa muhabiri değilim. | Open Subtitles | أنا مراسل، لكنني لست مراسل صفحة أولى، مع ذلك |
| Ben deneyimli bir muhabirim. Senin gibileri bilirim, suçun hassas noktası. | Open Subtitles | أنا مراسلة صحفية و رأيت الكثير من شاكلتك وراء كل جريمة |
| Ama kalamam çünkü 24 yaşında bir muhabirim. | Open Subtitles | لكن لا يمكنني البقاء, لأنني مراسلة في الرابعة والشعرين من العمر. |
| muhabirim ve komşunuz Bay Ahankhah'ın arkadaşıyım. | Open Subtitles | صحفى بمجلة "سروش" وصديق لجاركم السيد "آهنخواه" |
| Çoğu kişiye göre Catco Worldwide Media'da çalışan bir muhabirim. | Open Subtitles | بالنسبة لمعظم الناس اعمل كمراسله في في شركة (كاتكو) للصحافة والاعلام |
| - Ben orada muhabirim ama ev ve bahçe haberleri yapıyorum. | Open Subtitles | أنا مراسل هناك ولكنني .أنظف وأقوم بأعمال الحديقة |
| - Ben muhabirim. Hem de iyi veya kötü, dürüst bir muhabir. | Open Subtitles | أنا مراسل للمراهن أو لأسوأ، واحد صادق. |
| Ben akredite bir muhabirim, bunu yapmaya hakkınız yok. | Open Subtitles | ابن مراسل المعتمدة ، / / وليس لديك الحق في القيام بذلك. |
| - Hey, resim yok adamım! - Hey, The Voice'dan bir muhabirim ben. | Open Subtitles | لا تصوير انا مراسل صحفى من مجلة فويس |
| Birmingham Akşam Postası'nda muhabirim. | Open Subtitles | أنا مراسل من قِبل جريدة "بريمنجهن" الاخبارية |
| - Bana vurma, ben bir muhabirim. - Bırak onu. | Open Subtitles | لا تضربينى , انا مراسل دعيه وشأنه |
| Komik olma. Ben bir muhabirim. | Open Subtitles | لا تكونى سخيفة أنا مراسلة محترفة |
| Hayır. Dehşete düştüm çünkü üç haftadır orada olan bir gizli muhabirim var ve bu haberi Tribune'de okumak zorunda kalıyorum. | Open Subtitles | لا, أنا مرتاع لأن لدي مراسلة سرية هناك |
| Ben zamanında Attica'ya girebilmiş bir muhabirim, hatırladın mı? | Open Subtitles | أنا مراسلة ، وقد قمت بمناقشتها بالطريق إلى "أتيكا" أتتذكر؟ |
| Ben muhabirim, terapistin değil. | Open Subtitles | أنا مراسلة صحفية لست طبيبتك النفسية |
| muhabirim ve komşunuz Bay Ahankhah'ın arkadaşıyım. | Open Subtitles | صحفى بمجلة "سروش" وصديق لجاركم السيد "آهنخواه" |
| Çoğu kişiye göre Catco Worldwide Media'da çalışan bir muhabirim. | Open Subtitles | بالنسبة لمعظم الناس اعمل كمراسله في في شركة (كاتكو) للصحافة والاعلام |
| Seninle çok gurur duyuyorum... benim küçük muhabirim. | Open Subtitles | أنا فخورة بك عزيزتي المراسلة الصغيرة |
| Ben muhabirim. İyilik yapmam. | Open Subtitles | أنا صحافية ، لا أقوم بجمائل |
| muhabirim şimdi. Yerel haberlerde çalışıyorum. | Open Subtitles | فأنا الآن أعمل صحفيه فى الأخبار المحليه |
| Benim yıldız muhabirim Noel partisine katılmıyor demek, bu çok kötü. | Open Subtitles | سيبدو هذا سيئ، مراسلي الصحفي اللامع لا يأتي حفله الكريسماس |
| Gelecek Postası'nda muhabirim. | Open Subtitles | أكتب لصحيفة المتنبئ اليوميه |
| Oh, o konu. Ben bir muhabirim. | Open Subtitles | هناك أنني صحافيه |
| Serbest çalışan bir muhabirim. Sizinle bir dakikalığına konuşmayı umuyordum. | Open Subtitles | أنا صحفي حر، كنت أتمنى التحدث معك لبرهة من الوقت |
| Profesör Fate'i görmek istiyorum. Ben bir muhabirim. The Sentinel'den. | Open Subtitles | أريد رؤية البروفسير فيت أنا صحفية من سينثيال |