Sizi tekrar canlı görmek umurumda değil, ...ta ki muhasebeciyi yakalayana dek anladınız mı? | Open Subtitles | انا لست مهتماْ برؤية أى منكما حياْ حتى تقبضوا على المحاسب , أفهمت ذلك ؟ |
Yapmamız gereken sadece muhasebeciyi korkutmaktı demiştin. | Open Subtitles | لقد أخبرتنا أن كل ما يلزمنا هو تخويف المحاسب |
Bunu onun arkasından iş çevirip muhasebeciyi öldürmeden düşünecektin. | Open Subtitles | جدرَ بكِ التفكير بهذا قبل تصرفكِ بدون إذنه وملء المحاسب مالاً |
O ufak tehlikeli muhasebeciyi. Yakın bir zamanda ondan haber almadın. | Open Subtitles | المحاسبة الصغيرة والخطيرة والتي لم تسمع عنها منذ فترة |
muhasebeciyi içeri çağır. | Open Subtitles | استدعي مسؤول الحسابات. |
Eski dostun muhasebeciyi bulmuş. | Open Subtitles | يبدو أن صديقك القديم وجد المحاسب |
Bu yüzden bize muhasebeciyi rahat bırakmamızı söyledi. | Open Subtitles | لهذا أخبرنا بترك المحاسب وشأنه |
Bu yüzden de muhasebeciyi tutukladılar. | Open Subtitles | في اعتقال المحاسب |
Abby, bir muhasebeciyi kandırmış. | Open Subtitles | آبى لديها دليل على المحاسب |
muhasebeciyi arıyoruz. Paris'e ne zaman döner? | Open Subtitles | أنا أبحث عن المحاسب متى سيعود لـ(باريس)؟ |
Edward, muhasebeciyi öldürdüyse, pompalı tüfek nerede? | Open Subtitles | ،لو أن (إدوار) قد قتل المحاسب القانوني فأين البندقية؟ |
- Hey! muhasebeciyi sen seçmiştin. | Open Subtitles | - لا تنسى أن المحاسب كان من أختيارك ! |
Bones, kayıp muhasebeciyi bulduk. | Open Subtitles | (بونز)، لقد وجدنا المحاسب المفقود |
Annie, bir muhasebeciyi getirdi. | Open Subtitles | حسناً، لقد أحضرت (آني) ضريبة المحاسب |
muhasebeciyi getir. | Open Subtitles | أحضر المحاسب |
İnşaat şirketinin avukatı onun bizimle konuşmasına izin vermeyecek, ben de bu yüzden maktûlün patronunu, muhasebeciyi aldırdım. | Open Subtitles | إذًا، محامي المطوّر لن يدعه يتحدّث إلينا، لذا أنا أحضرت رئيسة الضحيّة، المحاسبة. |
Ben de muhasebeciyi. | Open Subtitles | سأتولى أنا المحاسبة |
muhasebeciyi içeri çağır. | Open Subtitles | استدعي مسؤول الحسابات. |