| Gerçekten ofisten zevk aldım ama orada nasıl çalışıyorsun? | Open Subtitles | لقد سعدت بالمجيء إلى مكتبك حقاً لكن كيف تعملين هناك؟ |
| Bu malla nasıl çalışıyorsun sen? | Open Subtitles | كيف تعملين لهذا اليعسوب اللعين؟ |
| Biri seni günlük işlerinden rahatsız etmeye çalışıyor nerede yaşıyorsun, nerede vakit geçiriyorsun, nasıl çalışıyorsun. | Open Subtitles | يحاول أحد بلبلة أنماط سلوكك الطبيعي... حيث تعيشين، كيف تقضين وقتك، كيف تعملين |
| O insanlarla nasıl çalışıyorsun anlamıyorum. | Open Subtitles | لا أعرف كيف تعملين مع هؤلاء الأشخاص. |
| Cidden, orada nasıl çalışıyorsun bilmiyorum. | Open Subtitles | حقاً، لا أعرف كيف تعملين هناك |
| Jenny, burada nasıl çalışıyorsun? | Open Subtitles | كيف تعملين هنا يا جيني؟ |