| Allison'a ne olduğu ne farkeder? Allison depresyonda mı? Onu özledim. | Open Subtitles | مهما كان ما حدث لأليسون القديمة ، المكتئبة ، فأنا أفتقدها |
| Rodney orada insanlarına ne olduğu hakkında ipucu arayan takımlar kurdu. | Open Subtitles | رودني أخذ فريق إلى هناك لجمع الأدلة حول ما حدث لقومك |
| Burada ne olduğu hakkında hiçbir fikrim yok. 7 milyon kişi nsaıl kayboldu. | Open Subtitles | لا اعرف ما حدث بالعموم و لكن كيف اختفى سبعة مليون هكذا ؟ |
| Yiyecek bir şey olsun da ne olduğu umrumda değil. | Open Subtitles | شيء لآكله على ما أعتقد، لا يهمني ماذا يكون. |
| Kocanın ne olduğu konusuna yoğunlaş. | Open Subtitles | واجعلي كامل تركيزك على رغبتك في معرفة ماحدث لزوجك |
| Şimdi, bilmeyenler için Dang hummasının ne olduğu hakkında biraz bilgi vereyim. | TED | الآن دعوني أكلمكم قليلًا عن ماهية حمى الضنك، للذين لا يعرفون المرض. |
| Geçen aylarda Teksas'ın ne olduğu ve ne olması gerektiği ile ilgili bir çok fikir ortaya atıldı. | Open Subtitles | هناك العديد من الأفكار بدأنا فى جلبها فى الشهور القليله الماضيه بخصوص ماذا تكون تكساس |
| Tamam, ilginç olan şey ondan sonra ne olduğu. | Open Subtitles | حسنا، ولكن المثير للاهتمام ما سيحدث لاحقا |
| Bunama gösteren yaşlılara sevdikleri müzikleri gösterdiğinde tam olarak ne olduğu. | Open Subtitles | ما يحدث عندما يُعطي كبار السن المصابين بالخرف الموسيقى التي أحبوها |
| Bu durumda geriye sadece astral projeksiyonda ne olduğu sorusu kalıyor. | Open Subtitles | ما يتركنا للتساؤل حول ما حدث أثناء تجربة الخروج عن الجسد |
| Kardeşlik örgütüne ne olduğu hakkında tek bir ipucu bile yok. | Open Subtitles | يبدو أن ليس هناك أي دليل على ما حدث لتنظيم الاخوة |
| Bakıyorum... 15 yıl önce ona ne olduğu umurumda değil. | Open Subtitles | جاري البحث لا يهمني ما حدث منذ خمسة عشر عاماً |
| ne olduğu işte burada. Tek bir takım dahi ayakta duran bir yapı inşa edemedi. | TED | ها هو ما حدث. لم ينجح حتى فريق واحد في إيقاف الهيكل. |
| Bana ne olduğu umurunda değil. Tek derdin insanların senin hakkında ne düşündüğü. | Open Subtitles | أنت لا يهمك ما حدث لي بل ما يظنه الناس بك فحسب |
| Bak, ikimizin de o ağaç kesicilerine ve 1934'teki gruba ne olduğu hakkında oldukça iyi fikirlerimiz var. | Open Subtitles | أعتقد أنه لدينا فكرة جيدة عما حدث لهؤلاء الحطابين و ما حدث للمجموعة عام 1934 |
| Şimdi, orada bir şey olur olmaz... ne olduğu umurumda değil... Hemen beni arıyorsun. | Open Subtitles | والآن، حالما يحدث شيء عندك لا أبالي ماذا يكون... |
| Ama tek umursadığım sonra ne olduğu. | Open Subtitles | ولكن كل مايهمني هو ماحدث بعد ذلك |
| Bilgisayar trenin ne olduğu bilmez ve bilme ihtiyacı da yoktur. | TED | فالحاسوب ليس من شأنه أن يعرف ماهية القطار، ولا ماذا يحتاج. |
| Uzun bir süre boyunca fosillerin ne olduğu hakkında kimsenin bir fikri yoktu. | Open Subtitles | لفترة طويلة,ظل الناس يجهلون ماذا تكون الحفريات |
| Oğluna ne olduğu umurunda değil mi? | Open Subtitles | ألا يهمك ما سيحدث لإبنك؟ |
| Ancak bilim sayesinde, moleküler düzeyde ne olduğu hakkında oldukça iyi bir fikrimiz var. | TED | ولكن وعبر العلوم لدينا فكرة مقبولة عن ما يحدث على المستوى الجزيئي |
| ne olduğu hakkında bir fikrin varsa bana söyleyebilirsin. | Open Subtitles | إن كنت تعرفين شيئاً يتعلق بما حدث هناك، بوسعك إخباري |
| - Bize ne olduğu konusunda endişelenmeleri için bir sebep yok, şu Thomas denen adam yüzüme tükürür. | Open Subtitles | ليس لديهم سبب لللاهتمام بما يحدث لنا, جنرال ذلك الرجل توماس سوف يبصق في وجهي |
| - Artık bedenime ne olduğu umurumda değil. | Open Subtitles | أنا لم أعد أهتم بما سيحدث لجسدي، ليس بعد الآن |
| Ortalık biraz sakinleştiğine göre belki çiftlik evinde ne olduğu konusunda konuşabiliriz diye umuyordum. | Open Subtitles | الآن وبعد انقشاع الغمّة آملت، لا أعلم ربّما... يمكننا التحدُّث عمّا جرى في بيت المزرعة. |
| Doktorlar bunun ne olduğu konusunda pek emin değillerdi fakat ellerinden geleni yaparak beni tedavi ettiler. | TED | لم يكن الاطباء متأكدين عن ماهيته لكنهم عالجوني بأفضل مالديهم |
| - Yeşil şeyin ne olduğu hakkında fikri olan var mı? | Open Subtitles | هل لدي أحدهم فكرة عن ما يكون هذا الشيئ الأخضر ؟ |
| Çoğumuz, gerçekliğin ne olduğu hakkında aynı genel inanışı paylaşırız. | Open Subtitles | مُعظمنا نتشارك نفس الأفكار العامة في النظر الى ماهيّة الواقع |
| Sıyırıp aldım fakat ne olduğu konusunda bir fikrim yok. | Open Subtitles | أنا ممسوح ذلك. ليس لدي أي فكرة ما هو عليه. |