"ne yaparsam yapayım" - Translation from Turkish to Arabic

• مهما فعلت
• مهما أفعل
• ما افعله
• يهم ما فعلته
• و سينتهي بي الحال و
• مهما فعلتُ
• كان ما أفعله
• لا يهم ما أقوم به
• لا شيئ فعلته
• النظر عما أفعله
• بغض النظر عما أقوم به
• بغض النظر عن ما أقوم به
• سينتهي بي الحال و أنا

ne yaparsam yapayım, mümkün değil, Daniel Jackson. Mümkün değil!
مهما فعلت , لايمكن حدوث هذا دانيال جاكسون لايمكن حدوثه

Ama ne yaparsam yapayım, sonunda kazığı ben yiyorum.
لكن مهما فعلت ينتهى بى الحال وأنا بمأزق.

Onu yatakta mutlu etmeye çalışıyorum ama ne yaparsam yapayım, doymak bilmiyor.
اريد ان ارضيه ونحن بالفراش لكن مهما فعلت لا يبدو كافيا

ne yaparsam yapayım ne kadar çabalasamda bedelini hep sevdiklerim ödeyecek.
مهما أفعل مهما بذلت من جهد فإنّ أحبائي سيدفعون الثمن دائماً

ne yaparsam yapayım, Size eğitim verirken de Tai Chi öğrenirken de, bilardo oynarken de...
مهما فعلت سواءاً علمتكم إياه أو تعلمتوه أو لعبتم البلياردو 82 00: 03:

Gitmeyi çok istiyorum ve eğer şimdi size ne istediğimi söylemezsem ne yaparsam yapayım mutlu olamayacağım.
و أنا أرغب بالذهاب بشدة و إذا كنت غير قادرة على إخباركم بذلك الآن فلن أكون سعيدة أبداً مهما فعلت

Bak, bu yollardan daha önce de geçtiğimizi biliyorum, ama gerçek şu ki, ne yaparsam yapayım, bütün yollar Robine çıkıyor, bu yüzden...
انظر ، انا ادرك اننا عملنا هذا من قبل ولكن الحقيقة هي .. مهما فعلت

Hayır çünkü ne yaparsam yapayım, senin bana yaptığından daha kötü olamaz.
لا، لأنه مهما فعلت لن يمكنني معادلة ما فعلتِ بي

ne yaparsam yapayım, sadece... Sürüyor, sürüyor, sürüyor ve sürüyor.
مهما فعلت ،،، إنه فقط يحدث ويحدث ويحدث ويحدث

Çünkü insanlar bana önyargılı yaklaşıyor ve ne yaparsam yapayım beni yargılıyor.
لان الناس تتبنا فكره عني لكن مهما فعلت, دائماً يحكمون علي

Sanki sırlarımı biliyormuş gibi. ne yaparsam yapayım saklanamazmışım gibi.
كما لو أنه يعلم أسراري , مثل و أنه لو مهما فعلت لا يمكنني الاختباء منه

Tek bildiğim, ne yaparsam yapayım, yeterince iyi olmayacak.
كل ما أعرفه، أنى مهما فعلت فإنه ليس كافياً لها.

ne yaparsam yapayım, asla beğenmezsin.
على كلّ حال مهما فعلت فلن يُعجبك منه شيءٌ أبداً

ne yaparsam yapayım kimse hasta olmadığıma inanmıyordu.
مهما فعلت فإن ذلك يثبت للأخرين بأني مازلت مريضة

Ne dersem diyeyim ne yaparsam yapayım sonuçta beni öldüreceksiniz.
...مهما أقول ...و مهما أفعل ستقتلوني بالنهاية على أية حال

Seni buraya getirmek bir hataydı anlaşılan. ne yaparsam yapayım sana yetmiyor.
أتعلم , كان من الخطأ قدومك ما افعله ليس جيدا كفاية بالنسبة لك

ne yaparsam yapayım, Ne kadar uğraşırsam uğraşayım sevdiklerim, bundan zarar görücek.
لا يهم ما فعلته , لا يهم كم حاولت بصعوبة . الشخص الذي أحبه , سيكون هو دائما من يدفع الثمن.

ne yaparsam yapayım sonunda küçük kızımı kaybedeceğim.
و سينتهي بي الحال و أنا خاسرة لإبنتي الصغيرة على أي حال

Seninle aramı iyi tutayım diye canımı dişime katıyorum ama ben ne yaparsam yapayım sen her şeyi geri çeviriyorsun.
بذلتُ قدر وسعي لأحسّن علاقتي بكَ، ولكن مهما فعلتُ كنتَ تصدّني

Phoebe, hiç bir zaman senin gibi zekâya sahip olamam, ne yaparsam yapayım.
فيبي، إنني لن أحصل على الذكاء بطريقتكِ هذه أبداً، أياً كان ما أفعله

...ne yaparsam yapayım senin hep orada olduğunu düşünürüm.
لا يهم ما أقوم به... فدائماً أفكر أنك هناك...

ne yaparsam yapayım, seni konuşturamadım.
لا شيئ فعلته جعلك تتكلم

ne yaparsam yapayım bir türlü kurtulamadığım yüzde ikilik bir yağ oranım var.
بغض النظر عما أفعله يوجد إثنان بالمائة لا أستطيع التخلص منهم

Kolay yol falan yok... ne yaparsam yapayım, biri incinecek.
وليس هناك طريقة سهلة ، بغض النظر عن ما أقوم به ، يتأذى شخص.