| Mülk her zaman güvenilir yatırımdır ama Ne yaptığını biliyor olmalısın, bu kağıt para değil. | Open Subtitles | العقارات هي دائما رهان آمن ولكن يجب أن تعرف ماذا تفعل هذا ليس مالا سهلا |
| "Çok tatlı, kibar ve sonunda Ne yaptığını biliyor gibi." | Open Subtitles | هو حلو, ولطيف وأخيراً يبدو أنه يعرف ماذا يفعل |
| Evet, ayrılmalısın. Bay Carson Ne yaptığını biliyor. | Open Subtitles | بل الأفضل أن تفعلي فالسيد كارسون يعرف ما يفعله |
| Şu Jaclyn Smith Ne yaptığını biliyor. | Open Subtitles | إن جاكلين سميث تعرف ما تفعله حقاً. |
| O Ne yaptığını biliyor. Robotları toplamama yardım et. | Open Subtitles | انه يعرف ما يفعل ساعدْيني لأجمعْ الرجال الآليون سويّةً |
| Ne yaptığını biliyor olsaydın kahve masamın olması gereken yerde bir uzay tuvaleti olmazdı. | Open Subtitles | ,إذا كنت تعرف ماذا تفعل لن يكون هناك مرحاض فضائي في المكان الذي من المفترض أن تكون فيه طاولة القهوة |
| Ne yaptığını biliyor olsaydın, bunu biliyor olurdun. | Open Subtitles | وانت تعرف هذه اذا كنت تعرف ماذا تفعل |
| - Bunu yapamam, boğuluyor! - Ne yaptığını biliyor! | Open Subtitles | لا يمكنني فعل هذا, أنها تغرق - إنها تعرف ماذا تفعل - |
| Korkarım, söylüyor. Ne yaptığını biliyor olmalı. | Open Subtitles | للأسف أنه يقصد لابد أن يعرف ماذا يفعل |
| Ne yaptığını biliyor gibiydi. | Open Subtitles | يمكن التفرقة أنه كان يعرف ماذا يفعل |
| O Ne yaptığını biliyor. | Open Subtitles | -بالله عليك الآن ، لا تقلقي ، إنه يعرف ماذا يفعل |
| Evet, ama üçüncü cinayete geldiğinde artık Ne yaptığını biliyor. | Open Subtitles | نعم، لكن بحلول وقت جريمة القتل الثالثة اصبح يعرف ما يفعله |
| Adam Ne yaptığını biliyor. Lanet bir kahramana dönecek. | Open Subtitles | إنه يعرف ما يفعله ، سيعود كبطل لعين |
| Ne yaptığını biliyor. | Open Subtitles | إنه يعرف ما يفعله |
| Kurşunun canlı bir insana Ne yaptığını biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف ما تفعله الرصاصة بشخص حي ؟ |
| Bırak gitsin. Ne yaptığını biliyor. | Open Subtitles | دعها تذهب انها تعرف ما تفعله |
| Ne yaptığını biliyor, bu yüzden ormana doğru gitti. | Open Subtitles | أنه يعرف ما يفعل لذلك ذهب إلى الغابة |
| Peki. Ne yaptığını biliyor gibi. | Open Subtitles | الذي تتحدث عنه والدتك دائما حسنا, ارى انه يعرف ما يقوم به |
| - Ne yaptığını biliyor gibisin. - Bakalım, göreceğiz. | Open Subtitles | ـ رائع، تبد و كأنك تعرف ما تفعل ـ أجل، سنرى |
| Kızınızın dün Ne yaptığını biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعرف ماذا فعل ابنتك الليلة الماضية؟ |
| Pekala ama keşke Ne yaptığını biliyor olsaydın. | Open Subtitles | حسناً جداً، لكني أتمنى لو كنتُ واثقاً بأنكِ تعرفين ماذا تفعلين |
| Sonra ALS'e yakalandı. Bunun ona Ne yaptığını biliyor musun? | Open Subtitles | ثم اصبح لديه ALS هل تعلم ماذا فعلت له ؟ |
| Boşluk bulmuş olabilirler. Ne yaptığını biliyor. | Open Subtitles | من الواضح أنّه يعلم ما يفعله اللعنة. |
| Glen Tyson Ne yaptığını biliyor gibi görünüyor. | Open Subtitles | جيلين تايسون ) يبدو عليه انه يعلم ماذا يفعل ) |
| Sadece ona bir dakika ver. Ne yaptığını biliyor. | Open Subtitles | فقط أمهله لحظة هو يعرف ما الذي يفعله |
| - Hayatıma Ne yaptığını biliyor musun? | Open Subtitles | هَلْ تَعْرفُ ماذا فعلت بحياتي ؟ |
| Ne yaptığını biliyor... | Open Subtitles | --هل تعلمي ما الذي تقومي اوه |