Ah, parfüm sıkmasanız veya nefes alırken ses çıkarmasanız da iyi olur, yoksa orada olduğunuzu bilirler. | TED | ويستحسن أن لا تضع أي عطر وأن لا تتنفس بصوتٍ عالٍ، وإلا فسيعلمون بوجودك. |
"Bir dakika öncesinde nefes alırken, bir sonrakinde almıyordu." | Open Subtitles | في الدقيقة الأولى كانت تتنفس في التالية توقفت |
nefes alırken ağzını kapa, konuştuğumuz gibi. | Open Subtitles | أغلق فمك عندما تتنفس كما تكلمنا بخصوص ذلك |
Bilmiyorum. nefes alırken beş ya da altı seviyesinde. | Open Subtitles | لا أعلم خمسة أو ستة عندما أتنفس |
Ciddiyim, nefes alırken ağrıyor. Çok nefes alma o zaman. | Open Subtitles | أتحدث بجدية أنهُ يؤلم عندما أتنفس - إذاً تنفس ببطيء - |
Hem de nefes alırken tüm vücudum yanıyormuş gibi hissetmiyorum. | Open Subtitles | وأتنفس بدون... أن أشعر بأن جسدي كله يؤلمني. |
Bu yüzden içinde karbondioksidi solunan gazdan alan kimyasal bir filtre vardır öyle ki tekrar nefes alırken güvenli bir nefes almış oluruz. | TED | لذا يوجد مصفي كيميائي، تسحب ثاني أكسيد الكربون من غاز التنفس لذا عندما يعود إلينا للتنفس مرة أخرى، إنه آمن أن تتنفس من جديد. |
Ne cüretle o hala nefes alırken biz sıkılabiliyoruz? | Open Subtitles | في حين تلك المرأة البائسة مازالت تتنفس |
Ne cüretle o hala nefes alırken biz sıkılabiliyoruz? | Open Subtitles | في حين تلك المرأة البائسة مازالت تتنفس |
Sen boynumda nefes alırken bunu yapmak zorlaşıyor. | Open Subtitles | ! من الصعب جداً أن أركز عندما تتنفس على عنقي |
nefes alırken ağzını kapa, konuştuğumuz gibi. | Open Subtitles | اغلق فمك عندما تتنفس تعلم ما نتحدث عنه |
Söyle, yoksa onu bir daha nefes alırken göremezsin. | Open Subtitles | قل لي أو أنك لن تراها تتنفس مرة أخرى |
O nedenle de müşterilerin seni yakalayıp, daha nefes alırken, seni küçük parçalara böleceklerdir. | Open Subtitles | مما يعنى أن زبائنك سيطاردونك... و يقطعونك إلى شرائح و أنت لازلت تتنفس... . |
Bu da demek oluyor ki müşterilerin peşine düşecek ve hala nefes alırken seni minik parçalara ayıracaklar. | Open Subtitles | مما يعنى أن زبائنك سيطاردونك... و يقطعونك إلى شرائح و أنت لازلت تتنفس... . |
nefes alırken acıyor mu? | Open Subtitles | تؤلمك حينما تتنفس ؟ |
Evet, sadece nefes alırken acıtıyor. | Open Subtitles | -أجل، أتألم عندما أتنفس فقط |
- Sadece nefes alırken. | Open Subtitles | عندما أتنفس |
Dr. Katz, seni canlı ve nefes alırken göreceğimi sanmazdım. | Open Subtitles | دكتور " كاتز " كما أني أعيش وأتنفس |