| O doları nikotine ve tütüne harcamaya karar veren sendin sonuçta. Evet. | Open Subtitles | كان ذلك دولار قررت أن تصرفه على النيكوتين و التبغ ـ نعم |
| Genç beyin az miktarda nikotine karşı bile çok hassas ve kolayca bağımlı olabiliyor. | TED | عقل المراهق حسّاس جدًا، حتى ولو كان النيكوتين عند مستويات خفيضة وهذا يجعل الإدمان عليه سهلًا. |
| E-sigaralar, gençleri çok fazla nikotine maruz bırakıyor. | TED | يتلقى المُراهقون كمية كبيرة من النيكوتين عن طريق هذه السجائر. |
| Bazen nikotine ihtiyacım oluyor da o yüzden. Bu beni rahatlatıyor. | Open Subtitles | لأستنشق القليل من النيكوتين وهذا يساعدنى |
| Belli aralıklarla nikotine ihtiyaç duyuyorum. | Open Subtitles | أنا كما يُعرف بمخادع النيكوتين بشكلٍ دوري |
| O doları nikotine ve tütüne harcamaya karar veren sendin sonuçta. | Open Subtitles | حسنًا، أنه كان دولار الذي قررت ... أن تنفقه على النيكوتين |
| Plütonyum ya da nikotine delirmiyorum. Ama Bart'ı sebzelerini yerken görmek çok hoş. | Open Subtitles | لا أحب البلوتونيوم ولا النيكوتين لكن يسعدني أن (بارت) يأكل الخضروات |