| Düzen'e dair birkaç özel izin alındı. Nina Sharp'ı da kapsıyor. | Open Subtitles | مُنح بعض الأفراد صلاحية الاطلاع على "النمط"، بمن فيهم (نينا شارب). |
| Onu takip ettiğimizde hangi frekansta olduğumuzu da bildi. İçimizden biri Nina Sharp'a haber verdi ve Lincoln öldü. | Open Subtitles | حين كنا نتعقبه ، عرف أي تردد نحن عليه شخصٌ ما من الداخل أخبر "نينا شارب" وتسبب في مقتل "لينكولن" |
| Nina Sharp otobüste kullanılan maddenin ilk defa kullanılmadığını söyledi. | Open Subtitles | أخبرتني (نينا شارب) أنها ليست المرة الأولى التي استخدمت فيها هذه المادة من الحافلة. |
| Dunham, Nina Sharp ve Massive Dynamic bu davada bize destek olmaktan başka bir şey yapmadı. | Open Subtitles | (دونام)، (نينا شارب)، و(ماسيف دايناميك) كانا ذا عون كبير لهذا التحقيق. |
| Ama Nina Sharp'a göre, buna dahil olanların isimleri, kayıtlardan silinmiş. | Open Subtitles | و لكن وفقاً لـ(نينا شارب) فإن أسماء المشاركين قد مُحيت من السجلات |
| Efendim, az önce Nina Sharp vakasını duydum. Kimin vurduğunu biliyor muyuz? | Open Subtitles | سمعتُ لتوي عن (نينا شارب) يا سيدي، هل نعرف من أرداها؟ |
| Ajan Astrid Farnsworth? Nina Sharp'la tanışmanı istiyorum. | Open Subtitles | عميلة (أستريد فارنسوورث)، أعرفك بـ(نينا شارب). |
| Peter ve Dr. Bishop şimdi çıktılar Olivia da Nina Sharp'ı görmeye New York'a gitti. | Open Subtitles | (بيتر) والدكتور) بيشوب خرجا، و(أوليفيا) ذهبت إلى (نيويورك) لمقابلة (نينا شارب). |
| Nina Sharp sizin de FBI olduğunuzu söyledi. Pek FBI'a benzemiyorsunuz. | Open Subtitles | تقول (نينا شارب) أنّك عميل فدرالي أيضاً، لا تبدو كذلك. |
| Olmadığını söyledi. Ama ben Nina Sharp'ın tam olarak dürüst olduğuna hiç inanmadım. | Open Subtitles | أجل، لكنّي أعتقد أنّ (نينا شارب) ليست دائماً صريحة. |
| Bayan Dunham. Nina Sharp. Tanıştığıma memnun oldum. | Open Subtitles | الآنسة (دونام)، (نينا شارب)، تسعدني مقابلتك. |
| Nina Sharp'ın şirketi Massive Dynamic'in kurucusu ve CEO'su William Bell adında biri. | Open Subtitles | شركة (نينا شارب)، (ماسيف دايناميك)، مؤسسها ورئيسها يدعى (ويليام بيل). |
| Bize saldıran adamlar Nina Sharp için çalışıyor. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال الذين هاجمونا، يعملون لحساب (نينا شارب). |
| Nina Sharp'ın gözlemcilerini kendi tarafına çektin, değil mi? | Open Subtitles | جلبت مراقبي (نينا شارب) إلى جانبك، أليس كذلك؟ |
| Evet ama Nina Sharp'la konuştum, o da William Bell'e mesaj gönderip ondan bizimle saat 16:00'da Grayshot Köprüsü'nde buluşmasını istedi. | Open Subtitles | أجل، لكنّي تحدّثت مع (نينا شارب) وأعلمت (وليام بيل) أن يلقانا بـ(سنترال بارك) الـ4: 00 مساء. |
| Brandon Fayette. Nina Sharp'ın baş bilim adamı. | Open Subtitles | (براندون فايت)، رئيس الفريق العلمي لـ(نينا شارب) |
| Brandon Fayette. Nina Sharp'ın şef bilim adamı. | Open Subtitles | (براندون فايت)، رئيس الفريق العلمي لـ(نينا شارب) |
| Planımız bu Ajan Lee. Massive Dynamic ve Nina Sharp'ın katkılarıyla. | Open Subtitles | هذه خطّتنا حضرةَ العميل (لي)، تحيّة من (نينا شارب) و "ماسيف ديناميك". |
| Nina Sharp'ın ofisinde fotoğrafın ne arıyor? | Open Subtitles | لمَ تحتفظ (نينا شارب) بصورةٍ لكِ في مكتبها؟ |
| Nina Sharp. Siz de Ajan Lee olmalısınız. | Open Subtitles | أنا (نينا شارب)، لا بدّ أنّكَ العميلُ (لي). |