| Ne Bakan ne de Nirmal Kumar görüldü. | Open Subtitles | ولم يظهر وزير الداخلية ولا نيرمال كومار. |
| Eğer hala gitmekte ısrarcı olursanız... siz oraya ulaşmadan 30 dakika önce Nirmal'in binasını havaya uçurmuş oluruz. | Open Subtitles | إذا كنت لا تزال تصر على الذهاب ثم سنفجر مبنى نيرمال قبل نصف ساعة من الوصول إلى هناك. |
| Sahteliği bırak, Nirmal. Sen de bizi mahvetmeye bayıldın hemen. | Open Subtitles | لا تتصرف بثقة، (نيرمال)، يبدو أنك لا تملك الوقت لتحطمنا |
| Müzik dükkanı açarsanız bizim halimiz ne olur, Nirmal? | Open Subtitles | ماذا سيحدث لعملنا، إذا فتحت متجر موسيقى، (نيرمال)؟ |
| Nirmal, dostum doğru anlamışsın. | Open Subtitles | نيرمال)، صديقي، أنت) سلكت الطريق الصحيح |
| İkiyüzlüler. Bana ders verip Nirmal'in ayaklarına kapanırsınız sonra. | Open Subtitles | (أنت منافق، تتملقني وتلعق حذاء (نيرمال |
| Ben de, "Benim, Nirmal! | Open Subtitles | قلت: "إنه لي، نيرمال! |
| Kibar ol, Nirmal. | Open Subtitles | (كن مؤدباً، (نيرمال |
| - Nirmal, saçmalama. | Open Subtitles | نيرمال)، لا تتفوّه بالهراءات) |
| Nirmal. | Open Subtitles | نيرمال. |
| Nirmal'in düğünü mü? | Open Subtitles | زفاف (نيرمال)؟ |