"o silah" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذا السلاح
        
    • ذلك المسدس
        
    • هذا المسدس
        
    • ذلك السلاح
        
    • تلك البندقيةِ
        
    • ذاك السلاح
        
    • هذا مسدس
        
    • السلاح الذي
        
    • أنت لست حقيقي
        
    Bize ateş eden gemileri yok etti. Wraithleri uzak tutan şey O silah. Open Subtitles و قد دمرت سفن العدو و هذا السلاح هو ما يبقى الريث بعيدا
    O silah cebindeyken sakın bir kızı öpmeye kalkma. Open Subtitles انك لاتقم بتقبيل فتاة ابدا عندما تكون مرتديا هذا السلاح
    Çünkü tuttuğun O silah Epey gürültü çıkarır. Open Subtitles لأن ذلك المسدس الذي تحمله يصدر صوتا عاليا
    O silah karım kaybolmadan önce evimden çalındı. Open Subtitles ذلك المسدس سُرق من منزلي قبل إختفاء زوجتي.
    Bu siber olaylarını anlamıyor olabilirim ama şunu biliyorum ki O silah olmadan... Open Subtitles ربّما لا أفهم الإلكترونيّ أو أيّما يكُن، لكنّي أعلم أنّك بدون هذا المسدس
    O silah bulunana kadar bu iş bitmez. Open Subtitles القضيّة لن تنتهي إلى أن نحصل على ذلك السلاح
    O silah görüntü için mi yoksa arada bir birilerini vuruyor musun? Open Subtitles هل هذا السلاح للعرض فقط ؟ أم أنت تقتل الناس مرة بعد أخرى ؟
    O silah mıdır nedir her ne ise... senin şirketinin ürünüydü, değil mi? Open Subtitles ...هذا السلاح ، أو كيفما تسميه هو من إنتاج شركتك ، أليس كذلك؟
    O silah kurbanın eline sonradan yerleştirilmişti. Open Subtitles تم وضع هذا السلاح في يد الضحية بعد وقوعها
    Tanrım, umarım O silah gerçek değildir. Open Subtitles ياآلهي،أتمنى لو أن هذا السلاح غير حقيقي.
    O silah kafama çok yakın. Bu gerekli mi? Open Subtitles ذلك المسدس قريب جدا من رأسي هل ذلك ضروري ؟
    O silah benim elimde sadece on saniye felan kaldı. Open Subtitles كان ذلك المسدس في يديّ لعشرة ثواني تقريباً
    O silah bizim adımıza kayıtlı. Open Subtitles ذلك المسدس مسجّل بإسمنا الحقيقي
    O silah, gerçek isimlerimize kayıtlı! - Bunu öğrenecek olurlarsa.. Open Subtitles هذا المسدس مرخّص بإسمنا الحقيقي .. إن تعقّبوه إلينا
    O silah olmadan, eğlenceye bakmadan Vuracağım senin... Open Subtitles بدون هذا المسدس سأحظى ببعض المرح وسأركلك في...
    Sen koca bir aptalsın Ryan. O silah seni korumak içindi. Open Subtitles أنت غبي ، كان هذا المسدس لحمايتك
    O silah tamamen yasalara uygun bir biçimde arama izniyle ele geçirildi. Open Subtitles تم ضبط ذلك السلاح قانونياَ بصلاحية أمر تفتيش حضرة القاضي
    Sen o suçluluğu taşıdığın sürece O silah da her zaman orada olacak. Open Subtitles طالما تحملين هذا الشعور بالذنب على عاتقك فسيظل ذلك السلاح بيدها.
    - O silah artık bende değil. Open Subtitles أنا ما عِنْدي تلك البندقيةِ أكثر.
    O silah bulunana kadar dinlenmeyeceğim. Open Subtitles لن يهدأ لي بال ريثما يتم إيجاد ذاك السلاح.
    O silah gerçek mi? Open Subtitles هل هذا مسدس حقيقي ؟
    - O mermiler O silah için fazla büyük. Open Subtitles تلك الرصاصات كبيرةٌ على السلاح الذي بيدك
    Sen gerçek değilsin, silah'ta değil-- O silah senin elinde bile değil. Open Subtitles أنت لست حقيقي وهذا المسدس ليس في يدك حتي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more