"obez" - Translation from Turkish to Arabic

    • السمنة
        
    • البدناء
        
    • بدين
        
    • بديناً
        
    • سمينة
        
    • بدينة
        
    • سمين
        
    • البدين
        
    • بدانة
        
    • بدينون
        
    • البدانة
        
    • البدينين
        
    • سمينا
        
    • بالسُمنة
        
    Biliyoruz ki, Birleşik Devletler'deki 30 milyon obez Amerikalı'nın insülin direnci yok; TED إننا نعلم أن هناك 30 مليون أمريكي يعاني من السمنة وفي نفس الوقت غير مصابين بمقاومة الإنسولين.
    Dondurmacılık yaparken en sevdiğim şey bedava dondurma, renkli soslar veya obez çocukların sevgisi değildi. Open Subtitles أفضل ما أعجبني في كوني بائعاً للبوظة لم يكن البوظة المجانية، أو الإضافات الملونة، أو حب الأطفال البدناء
    Tamam, öyleyse başkasının fotoğrafını kullanan fena şekilde obez bir yamyam. Open Subtitles إذاً هو آكل لحوم بشر بدين يستعمل صورة شخص آخر له.
    Kocası yiye yiye obez olmuş, bir sürü yağ çıkarmak zorunda kaldık. Open Subtitles زوجها كان بديناً وعمليته خطرة شفط الدهون أخذ أسبوعاً
    Yukarıdaki çizgi, küçük bir tenis topuna benzeyene dek sürekli yemek yiyen genetik olarak obez bir farenin vücut ağırlığını gösteriyor. TED المنحنى العلوي يبين وزن الجسم لفأر سمين بالوراثة يأكل بدون توقف, حتى تحول إلى كرة تنس سمينة مغطاه بالفرو.
    Fena halde obez. Burada "fena halde" demek tehlike çanları çalıyor demek. Open Subtitles إنها بدينة بشكل كئيب مشكلة البدانة هذه تشير للخطر
    Pekâlâ, onun evsiz olduğunu ve yaşlı obez bir adamın boku gibi koktuğunu biliyorum. Open Subtitles والأن، أعرف أنه بلا منزل ويبدو كأنه رجل الجعجعة البدين
    Çocuk yaşta obez olmak televizyonda gördüğünüz gibi değil. Open Subtitles أريد أن أخبر الناس أن بدانة الأطفال ليس ببساطة ما تصوره الصحافة والتلفاز
    Bir milyarımız obez iken, diğer bir milyarımız aç durumda. TED مليارٌ منا بدينون, و في ذات الوقت مليارٌ آخرون جائعون
    Artık 3'te biri obez, ve nüfusun diğer 3'te ikisi de fazla kilolu. TED اما الآن واحد من كل ثلاثة أمريكيين يعانون من السمنة المفرطة، وثان اخر من السكان يعانون من زيادة الوزن.
    Sağlıklı alışkanlığı olmayan obez kişilerde ölüm riski, çalışmadaki en sağlıklı olan gruba göre çok yüksek,-yedi kat kadar-. TED للأشخاص الذي يعانون من السمنة و لا يقوموا باي عادة صحية، الخطر أعلى جداً، وسبعة اضعاف من أصح المجموعات في الدراسة.
    Bir tanesi obez olurken, diğeri olmayabilir. TED يمكن أن يعاني أحدهما من السمنة الزائدة، أمَا الثاني فلا.
    Amerika'daki obez kişi sayısını 200 milyondan 185 milyona düşüren bu hareket ülkenin dört bir yanında büyük alkış topladı. Open Subtitles التحرك الذي سيخفض عدد البدناء الأمريكان من 200 مليون إلى 185 مليون تم الترحيب بها على مدى واسع من الساحل للساحل
    Tayt giymiş obez erkeklerle doldurdum ve fazla geldi ve beraberinde şarkıyı da götürdü. Open Subtitles لكنني ملأته باللاعبين البدناء بالألياف ولقد ذهب من المركز الأول و ذهبت الأغنية معه
    Tamam, yani fena şekilde obez bir sigortacı ayrıca yamyam olabilir de olmayabilir de. Open Subtitles إذاً، فهو بائع تـأمينات بدين والذي قد يكون أو لا يكون آكل لحوم البشر.
    Zayıf görünseniz de içiniz şişman olabilir ya da normal kilonuzda obez olabilirsiniz. Open Subtitles يمكن أن تكون بدين من الداخل ونحيف من الخارج أو بدين أيضيا بوزنك الطبيعي
    obez değilsin, ideal kilodasın. Open Subtitles فهي داخل الحدود الطبيعية .. يعني لا تُعتبر بديناً وزنك جميل جداً
    Bir araya topladığımızda kurbanın muhtemelen obez olduğu anlaşılıyor. Open Subtitles جميعها تعني أنه ربما كان الضحية بديناً
    Saçı fiyonklu küçük bir kızdır ve hastalık derecesinde obez olduğu hâlde mutluluğu bulur. Open Subtitles لوتا بنت صغيرة لديها حدبة في رأسها وبالرغم من أنها سمينة لدرجة كبيرة إلا أنها كانت سعيدة
    obez kadınlarda, aşırı kıllılıkla amenoreyi ayıran şey nedir? Open Subtitles ما أهم أسباب إصابة امرأة بدينة بانقطاع الطمث ونمو غير طبيعي للشعر؟
    Hayatım boyunca, obez bir adam olarak şişman bir vücudun içine sıkıştım. Open Subtitles طوال حياتي كنت رجلاً سميناً محاصر داخل جسم سمين
    Yiyici olarak bir obez kişi vardır. Open Subtitles التي تشمل الشخص البدين أو الآكل و المُغذّي
    Bir sonraki uygun konak adayı obez bir kasaptı yani, düşünceni kendine sakladığın için teşekkür ederim. Open Subtitles حسنا، المضيف المقبل سيكون بائع لحوم وله بدانة مفرطة شكرا لك لحفظ هذه الفكر لنفسك
    Bir de, altı aylık obez bebeklerimiz var. Open Subtitles الآن لدينا اطفال أعمارهم 6 شهور بدينون
    Allison'un obez olma ihtimali ortalama bir çocuğa göre daha az olacak. TED ستحصلُ أليسون على معدل منخفض من البدانة أكثر من الطفل العادي.
    1980'den bu yana, fazla kilolu ve obez Amerikalılar'ın sayısı ikiye katlandı . Open Subtitles منذ عام 1980 تضاعف عدد البدينين إلى الضعف
    Her gece beş saat ve daha az uyuyorsanız, o zaman yüzde 50 oranda obez olma olasılığınız var. TED إن كنت تنام حوالي خمس ساعات أو أقل كل ليلة، فإن احتمال كونك سمينا هو 50 في المئة.
    Ve sonunda, ağın içerisinde obez olan ve olmayan bireylerin kümelendiğini göreceksiniz. TED وبالوصول للنهاية، ستشاهدون مجموعات من المصابين بالسُمنة وغير المصابين بها داخل الشبكة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more