| Beklenmedik bir şey olmayacağını söyledin ama bil bakalım ne oldu, beklenmedik bir olay oldu! | Open Subtitles | لقد قلت لن يحدث شيء غير متوقع وقد حدث أمر غير متوقع |
| Prens'ten yardım isteyecektim ki akıl almaz bir olay oldu. | Open Subtitles | كنت على وشك نداء الأمير للمساعدة عندما حدث أمر غير معقول |
| Prens'ten yardım isteyecektim ki akıl almaz bir olay oldu. | Open Subtitles | كنت على وشك نداء الأمير للمساعدة عندما حدث أمر غير معقول |
| - Evet, bayım. Birkaç gün önce bir olay oldu. Sinir bozukluğu dediler. | Open Subtitles | وقعت حادثة منذ أيام قليلة قالوا أنه انهيار عصبى |
| Baek San'ın dediği gibi Macaristan'da olay oldu. | Open Subtitles | وقعت حادثة في هنقاريا كم قال بيك سان أنها ستحدث |
| Bir olay oldu... ve bu onu oldukça ilginç biçimde ordudan ayırdı. | Open Subtitles | لقد حدث حادث والذي أخذة خارج الخدمة بطريقة مفردة بالأحرى |
| Son zamanlarda geleceğimi etkileyen bir olay oldu ve o zamandan beri saklanıyorum çünkü bununla uğraşmak istemiyorum. | Open Subtitles | حدث أمر في الآونة الأخيرة كشف عن مستقبلي لهذا فأنا أتوارى عن الأنظار مذ ذلك الحين لأني لا أريد أن أتقبله |
| Niye soruyorsunuz? Kötü bir olay oldu. Belki Cohle'un da parmağı var. | Open Subtitles | ، لقد حدث أمر سيئ وربما كان (كول) متورطاً فيه |
| Orada bir olay oldu, değil mi? | Open Subtitles | حدث أمر وقتها, أليس كذلك؟ |
| Bayım eğer bir dinlerseniz beni kumsalda bir olay oldu. | Open Subtitles | سيدي, لو تتفهم لقد وقعت حادثة على الشاطئ |
| - Evet, bayım. Birkaç gün önce bir olay oldu. | Open Subtitles | أجل سيدي، وقعت حادثة قبل بضعة أيام |
| Üzgünüm, afedersiniz. Dışarda bir olay oldu. | Open Subtitles | معذرةً، أنا آسف لقد وقعت حادثة |
| Halef Başkanla ilgili bir olay oldu. | Open Subtitles | وقعت حادثة مع الرئيسة المنتخبة |
| Ve sonra bir başka olay oldu. | Open Subtitles | ثم حدث حادث آخر |
| Goa'uld'larla ilgili bir olay oldu. | Open Subtitles | لقد حدث حادث لنا مع الجواؤلد |