| Çok inandırıcı buluyorum ama bu odadaki tek ebeveynin de ben olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا أجدها قابلة للتصديق بالفعل ولكني أعتقد أنني الأب الوحيد في هذه الغرفة |
| Çok iyi bir eğitim görmedim, ama büyük işler başaracak yetenekte olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا لست متعلمة, لكن أعتقد أنني قادرة على فعل أشياء عظيمة |
| Bunu iyi yapabilecek mizaca ve karaktere sahip olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أني لدي الطباع الماسبة له والخيال لعمل الدور الصحيح |
| Ama Ben bunun için büyük olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | ولكن أظن أنني كبير بما فيه الكفاية لألعبها |
| Onu düşman zannettim. Sana bir özür borçlu olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | أظن أني أدين لك بإعتذار كنت تحاول إنقاذي |
| Atış yapabilecek kadar yakında olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا أعتقد أنى قريب بما فيه الكفاية لتنفيذ الضربة |
| Ve sırlarının önüne duvar çekti onunla geçirdiğim altı ay içerisinde bu duvarı aşamadım bu yüzden de çok başarısız olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | وحول تلك الأسرار بنت القلعة، خلال ستة شهور معها، لم أستطع التغلغل، ولذلك أعتبر نفسي فاشل تماماً |
| Canım sıkılınca, kiminleysem ona aşık olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | إذا ضجرت، للحظات. حين أشعر بالضجر، أعتقد أنّي واقعة في حبّ أيّ شخص أكون معه. |
| Ama gerçeği söylemek gerekirse şanslı olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | لكن لكي اخبرك الحقيقة أعتقد أنني كنت محظوظا |
| Hey, hedef tutturma ve çekim konusunda iyi olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنني أعرف كيف أصوّب المسبار وألتقط الصور |
| Açıkçası, bu küçük operasyonu devam etmesini sağlayan tek kişi olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | بصراحة، أعتقد أنني الوحيد الذي حفظ هذه العملية قليلا الذهاب. |
| Bir çizgi-roman faresinden daha becerikli olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنني أبرع قليلا من فأر كارتون |
| Aksine, çok şanslı olduğumu düşünüyorum. Çok mutluyum ve harika zaman geçiriyorum. | Open Subtitles | أعتقد أني محظوظة جداً أنا سعيدة جداً وأقضي وقتاً رائعاً |
| Ben, diğer annelerle kıyaslayınca dünyadaki en iyi anneye sahip olduğumu düşünüyorum | Open Subtitles | أعتقد أني أمي أفضل أم بالعالم بالمقارنة مع الأمهات الأخريات |
| Sekste iyi olduğumu düşünüyorum. Bilemiyorum, buna sen karar ver. | Open Subtitles | أعتقد أني بارعة في الجنس، لا أعرف، احكم بنفسك |
| Artık daha iyi profil uzmanı olduğumdan daha iyi araştırmacı olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة ، أظن أنني أفضل مستجوبة . و الأن جعلت مني محللة أفضل |
| Şimdi hazır olduğumu düşünüyorum. Hey. Hey. | Open Subtitles | أظن أنني مستعد الآن اسمع, أنا حقا آسفة |
| - Çünkü 10 milyondan daha kıymetli olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | عندئد هل كنت ستأتي في الوقت المحدد؟ لأنه أظن أني أستحق ما هو أفضل من 10 ملايين دولار. أجل. |
| İyi biri olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف أعتقد أنى رجل لطيف |
| Ve sırlarının önüne duvar çekti onunla geçirdiğim altı ay içerisinde bu duvarı aşamadım bu yüzden de çok başarısız olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | وحول تلك الأسرار بنت القلعة، خلال ستة شهور معها، لم أستطع التغلغل، ولذلك أعتبر نفسي فاشل تماماً |
| Ben karakter değerlendirmede hızlı olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنّي أجيد الحكم على الشخصيّـات بشكل دقيق. |
| Kral mı, yoksa çiftçi mi olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | أحاول فقط أن أعرف إن كنت أنا الملك أم الفلاح |
| 14 SAAT ÖNCE Çalışanlara göre çok kolay bir adam olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | اتعلموا, اعتقد انى رجل سهل العمل معه. اربعة عشر ساعة من قبل. |
| Ben Sana bir tur yapmak olduğumu düşünüyorum, ben görebiliyorum ne bakın. | Open Subtitles | أعتقد أنّني سأذهب لأختلس النظر وأرى ما يمكنني رؤيته |
| Ben babamdan daha iyi olduğum için yeteri kadar iyi olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | كنت أعتقد بأني جيد بما فيه الكفايه لأني أفضل من أبي |
| Hala da haklı olduğumu düşünüyorum . | Open Subtitles | ولا أزال أؤمن إنّي محق. |
| Nerede olduğumu ben iyi olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقدُ أنّني بأفضلِ حالٍ في مقر عملي |