"olduğumu sanıyor" - Translation from Turkish to Arabic

• يعتقد أنني
• يحسبني
• يعتقد أني
• يعتقد بأنني
• يظن انني
• تعتقد بأني
• تحسبني
• يظن أنني
• يظن أني
• يعتقد أنّي
• هو يظن
• إنه يظنني
• إنها تعتقد أنني
• أنها تعتقد أنه

Herkes benim kara koyun olduğumu sanıyor. Onlara kara koyunun ne yapabileceğini göstereceğim.
الجميع يعتقد أنني الخاروف الأسود، سأريهم ما بإمكانه أن يفعل

"Kudurmuş" Jackson olduğumu sanıyor, değil mi?
وهو يعتقد أنني الهيجان جاكسون، لا يفعل ذلك؟

Patronum özel bir koleksiyoncuda bulunan tarihi bir el yazmasının peşinde olduğumu sanıyor.
يحسبني رئيسي أتقفى أثر مخطوط عتيق لأجل جامع خاصّ

Cooper röntgenci olduğumu sanıyor ama aradığımız o değil.
، إذاً ، (كوبر) يعتقد أني سارق لكنه ليس هو

Dallamanın teki pencere temizleyicisi olduğumu sanıyor.
فذاك الرجل يعتقد بأنني عامل تنظيف النوافذ

Paris'te olduğumu sanıyor.
يظن انني بباريس

Sonuncusu benim Kilarney'li mütevazı bir çoban olduğumu sanıyor.
الفتاة الاخيرة تعتقد بأني تاجر مواشي من كلارني

Rita mahalle nöbetinde olduğumu sanıyor ama gerçekte nöbetten fazlasını yapmak üzereyim.
"تحسبني (ريتا) مع فرقة مراقبة الحيّ، والحقّ أنّي سأقوم بما يزيد عن المراقبة"

Babamı üzemem çünkü o bir kahraman ve benim de öyle olduğumu sanıyor.
لا أستطيع أن أفعلها على كل حال لأنني لا أريد أن أخذل أبي،لأنه بطلٌ لعين و هو يظن أنني بطلٌ أيضا

Ona kızgın olduğumu sanıyor.
على ما أخشى يعتقد أنني غاضبة منه

Ama tabii, o benim sarhoş olduğumu sanıyor.
لكن مرةً أخرى هو يعتقد أنني كنت مخمورة

Babam hâlâ bir beysbol fanatiği olduğumu sanıyor.
لازال أبي يعتقد أنني معجب كبير بالبيسبول *البيسبول تعرف أيضاً بكرة القاعده*

32 olduğumu sanıyor.
يحسبني بالـ 32.

Korumalarım operada olduğumu sanıyor o yüzden vaktim dar.
ما زال حارسي الشخصي يعتقد أني في الأوبرا... لذا ليس لدي إلا وقت قصير ... .

Ve herkes deli olduğumu sanıyor ama pek takmıyorum.
والجميع يعتقد بأنني مجنون .ولكن لايهمني

Santos hâlâ patlayıcı uzmanı olduğumu sanıyor.
سانتوس" مازال يظن انني خبير متفجرات"

Yapamam. Pamuk Prenses benim hâlâ kötü olduğumu sanıyor.
{\pos(190,230)}لا أستطيع ما تزال (سنو وايت) تحسبني شرّيراً

Sanırım Büyük Yıl'da olduğumu sanıyor.
أعتقد أنه يظن أنني أقوم بالمنافسة

O benim hala bakire olduğumu sanıyor.
هو يظن أني عذراء

Hayır. Onun dostu olduğumu sanıyor. Çocuk tam bir saf.
ـ كلاّ ، إنّه يعتقد أنّي صادق ، الطفل تافه

Hâlâ Capua'daki villada olduğumu sanıyor.
"إنه يظنني مازلت أتسكع في الفيلا في "كابوا

Irak'ta olduğumu sanıyor. Tamam, gurur duymuyorum.
إنها تعتقد أنني في العراق

Benim olduğumu sanıyor.
أنها تعتقد أنه أنا