"olduğunu kabul ediyorum" - Translation from Turkish to Arabic

• أعترف بأنه
• أعترف أنّ
• أعترف أنه
• أعترف بأن
• أعترف بأنها
• أعترف أن
• اعترف انه كان

Kısa olduğunu kabul ediyorum, ama derli toplu ve son derece güçlü.
أعترف بأنه صغير الحجم لكنه مكتنز و مفرط القوة

Can sıkıcı olduğunu kabul ediyorum, fakat ciddi bir tehdit olmadığını düşünüyorum.
أعترف بأنه كان مزعجًا ولكنه لم يكن يشكل خطرًا حقيقيًا

Buna hakkı olduğunu kabul ediyorum.
وأنا أعترف أنّ لها الحق في أن تكون كذلك.

Red John'un hâlâ hayatta olduğunu kabul ediyorum.
أعترف أنّ (ريد جون) لا يزال على قيد الحياة.

Yalan söylememi gerektiren bazı nedenlerim olduğunu kabul ediyorum.
أعترف أنه قد يكون لديّ بعض الأسباب للكذب

Olmasını istediğim şeyin bu olduğunu kabul ediyorum.
أنا أعترف بأن هذا أحبة و أريدة

Şaşaalı bir hayat olduğunu kabul ediyorum.
أعترف بأنها كانت حياة بديعة حتى قطع عني أبواي المصروف

Tiyatroda bir tuhaflık faktörünün olduğunu kabul ediyorum.
أعترف أن هناك عناصر هوجاء موجودة في المسرح.

Bunu başlatmanın yanlış olduğunu kabul ediyorum ama bu yanlışı sürdüren diğer insanlardı.
اعترف انه كان من الخطأ أن أبدأ بها ولكن الآخرين هم من استمروا بذلك

Ve ufak bir benzerlik olduğunu kabul ediyorum.
وأنا أعترف بأنه هناك تشابها طفيفا ، ولكن كما تعلم.

İlaçlarımın değiştirilmesine bağlı olarak hafızamda boşluklar olduğunu kabul ediyorum
أنا أعترف بأنه كان لدي ثغرات في الذاكرة على الأرجح بسبب تغير دوائي

- Yani durumun karışık olduğunu kabul ediyorum.
-لذا أعترف أنّ الأمر معقّد -شكراً لكِ

- Yani durumun karışık olduğunu kabul ediyorum.
-لذا أعترف أنّ الأمر معقّد

Tuhaf olduğunu kabul ediyorum. Ruhun ağırlığını ölçmeye benziyor.
أعترف أنه أمر غريب إنه تقريباً كوزن روح أحدهم

Farklılıklarımız olduğunu kabul ediyorum,...
أعترف أنه كان لدينا خلافاتنا

Dinle, Rosemary'nin iyi olduğunu kabul ediyorum.
حسناً، أنا أعترف بأن روزماري لطيفة

Daha öğrenmem gereken çok şey olduğunu kabul ediyorum.
أعترف بأن أمامي الكثير لأتعلمه

Bana göre biraz küçük olduğunu kabul ediyorum, ama Miriam'a çok benziyor değil mi?
أعترف بأنها صغيرة قليلاً على ذوقي لكنها تشبه (ميريام) كثيراً أليس كذلك؟

Sebep ve kasıt olabileceğine dair kuvvetli şüpheler olduğunu kabul ediyorum.
أعترف أن هناك شكوك قوية حول الدافع والنية.

Geçmişte biraz kontrol problemlerim olduğunu kabul ediyorum...
اعترف انه كان لدي مشاكل تحكم في الماضي