"olduğunu söylerdim" - Translation from Turkish to Arabic

• سأقول أن
• للألفاظ
• لقال أنِك
• سأخبرها بأن
• سأقول أنك
• اخبرها انها
• كنت لأخبرك بأن
• كنت سأخبرك
• أقول أنه هنالك
• أقول أنها
• سأقول أنها
• سأخبرها بأنكِ

Eğer ben polis olsaydım, çok zeki olmama da gerek yok, hikâyenin çok çakma olduğunu söylerdim.
ولكن لو كنت شرطياً وليس لديّ خبرة سأقول أن قصتك زائفة لا تساوى 3 دولار

..o zaman sana seçtiğin kelimelerin ne kadar zayıf olduğunu söylerdim.
أرى إذاً أنه اختيار ضعيف للألفاظ

Konuşan ben olmasaydım şehirdeki en güzel kız olduğunu söylerdim.
أتعرفين، لو كان أحد غيري يتكلم لقال أنِك أجمل فتيات البلدة

Burnunun biraz küçük olduğunu söylerdim ağzının bir parça geniş.
... سأخبرها بأن أنفكِ أقنـى ... فَمكِ واسع بعضُ الشيء

Senin şefkatsiz bir dallama olduğunu söylerdim ama aslına bakarsan bana bu yüzden ulaştı.
كنت سأقول أنك عديم الإحساس ولكن هذا هو ما يسعى له

Sabahları uyandığımda görmek istediğim ilk kişi olduğunu söylerdim.
بعد ذلك سوف اخبرها انها الشخص الاول الذي اريد رؤيته عندما استيقظ في الصباح

Sen beni bombalama konusunda aydınlatsaydın, ben de sana sığınağı gözetleyen adamlarım olduğunu söylerdim.
حسنا لو كنت قد اخبرتني عن التفجير كنت لأخبرك بأن لدي رجلا يراقب الوكر

Çünkü eğer senin kız arkadaşın olsaydım, ki değilim hayatının en uzun ilişkisinin bitmesinin üzerinden sadece 3 hafta geçmişken bir randevuya çıkmanın çok aptalca olduğunu söylerdim.
لأنني لو كنت صديقتك وأنا لست كذلك كنت سأخبرك بانه الخروج في موعد ثلاثة أسابيع بعد الإنفصال

Bir de saldırganın kız olduğunu? Ben de ortada, Thornhill gibi pezevenkleri öldürmeye niyetli binlerce kız olduğunu söylerdim.
و قد قال أنها كانت فتاه _ أنا أقول أنه هنالك إذا ألاف الفتيات اللاتى لديهن دافع لقتل الأحمق _

Ee, kafama silah dayamış olsalar bunun bir harita olduğunu söylerdim.
حسناً، إذا صوب السلاح إلي رأسي في هذه الحالة أقول أنها خريطة

Çünkü sana rastlamanın mutluluk verici bir kaza olduğunu söylerdim.
كنت سأقول أنها من محاسن الصدف, أنني صادفتك

'Kusur'ların mükemmel bir bileşimi olduğunu söylerdim.
سأخبرها بأنكِ مزيج مثاليّ من النقائص

Bana sorarsanız, olasılığın hırsızın lehine olduğunu söylerdim.
إذا سألتنى سأقول أن الأحتمالات فى صف اللص

Pataloji raporu gelene kadar emin olamayız ama bir tahminde bulunursak sende seminon dışı germ hücreli tümör olduğunu söylerdim.
لن نعرف بالتأكيد حتى نستلم تقرير علم الأمراض لكن لو كان عليَّ الحزر سأقول أن لديك ورم جرثومي في الخلية غير منوي.

Ölüm sebebinin soluk borusunun ezilmesi olduğunu söylerdim.
سأقول أن سبب الوفاة أختناق من سحق القصبة الهوائية

Burnunun biraz küçük olduğunu söylerdim... ve ağzının -evet, ağzının - bir parça geniş.
... سأخبرها بأن أنفكِ أقنـى و فَمكِ .. نعم ، فَمكِ واسع بعضُ الشيء

Alçak bir hayırsever olduğunu söylerdim.
لكنت سأقول أنك انساني فاشل

Ben olsam arkadaşım olduğunu söylerdim.
أنا كنتُ سأقول أنك صديقتي.

Ona harika bir garson olduğunu söylerdim.
سوف اخبرها انها نادلة مذهلة

Alex Lannon'un orada Gabriel ile birlikte olduğunu söylerdim.
كنت لأخبرك بأن اليكس لينون كان هناك مع جبرائيل

Çünkü size Nolan'ın Amanda şehre ilk geldiğinde kapılarını açan ilk kişi olduğunu söylerdim.
لأنني كنت سأخبرك بأن نولان هو من فتح أبوابه لأماندا عندما أتت للمدينه لأول مره

Doğrusu bunun çok güçlü bir olasılık olduğunu söylerdim.
أقول أنها فرصة قوية بالتأكيد

En tüyler ürpertici fikrin bu olduğunu söylerdim.
سأقول أنها أغرب فكرة في العالم

Kibirli ve bencil olduğunu söylerdim...
... سأخبرها بأنكِ كنتِ مُتكبرة ، أنانيّة