| Savurgan değil de, tasarrufçu biri olmam iyi bir şey. | Open Subtitles | من الجيد أنني منقذ يا دكتور، و لست مستهلكاً فقط، أليس كذلك؟ |
| Burada olmam iyi oldu, o adamı tamamen kazandım. | Open Subtitles | من الجيد أنني كنت موجوداً لقد تغلبت على ذلك الشخص |
| O halde yetkili olarak seni bırakıyor olmam iyi bir şey. | Open Subtitles | من الجيد أنني سأغادر إذن وأنت ستتولى الآمر |
| O zaman bu geceki özel haberimi önceden kaydetmiş olmam iyi olmuş. | Open Subtitles | إذاً, هذا شيء جيد أنني بالفعل سجَّلت هذا الشيء الحصري من أجل الليلة |
| Bu kadar berbat olmam iyi bir şey, değil mi? | Open Subtitles | إنه أمر جيد أنني في حالة سيئة أليس كذلك؟ |
| Size iki tanesini bulmuş olmam iyi bir şey. | Open Subtitles | إنها ليلة جيدة لأني وجدتكما |
| Senin yerine oraya benim gitmiş olmam iyi oldu. | Open Subtitles | بدلا من ذهابك لهناك،ظننت أنه من الجيد أنني من ذهبت |
| Moda tanrısı boncuklarımı almış olmam iyi olmuş. | Open Subtitles | من الجيد أنني أحضرت معي خرز آلهة الموضة. |
| Paraya hiç değer vermiyor olmam iyi bir şey. | Open Subtitles | حسنٌ، مِنَ الجيد أنني لم أكترث أبداً للمال. |
| O zaman buna sahip olmam iyi. | Open Subtitles | حسناً إذاً، من الجيد أنني أملك هذا |
| Uyandığında burada olmam iyi bir şey. | Open Subtitles | من الجيد أنني كنت هنا عندما استفاقت |
| Valizimi dağıtmamış olmam iyi olmuş. | Open Subtitles | من الجيد أنني لم أفرغ الحقائب |
| Oyleyse benim atlayabilecek olmam iyi bir sey. | Open Subtitles | من الجيد أنني أستطيع فعل ذلك |
| Kendime güvenmiyor olmam iyi bir şey aslında. | Open Subtitles | ، من الجيد أنني بأمان |
| O zaman araba satıcısı için çalışmıyor olmam iyi bir şey. | Open Subtitles | حسنا جيد أنني لا أعمل في شركة سيارات |
| Evet, söyledim ya, burada olmam iyi oldu. | Open Subtitles | نعم، أُخبركي، شيء جيد أنني كنت هنا. |
| Size iki tanesini bulmuş olmam iyi bir şey. | Open Subtitles | إنها ليلة جيدة لأني وجدتكما |