| Neredeyse bitti, çünkü antilopların hepsi olması gereken yerde sayıca güvendeler. | TED | الآن نحن قريبون جداً لأن الحيوانات البرية كلها حيث يجب أن تكون مع الأمان بعددهم |
| Bu işin sonu ne olacak bilmiyorum, ama şu an tam da olması gereken yerde. | Open Subtitles | لا أعرف كيف سينتهي هذا الأمر, لكن حالياً إنها بالضبط حيث يجب أن تكون |
| Kalbinin olması gereken yerde bir taş var. | Open Subtitles | لديك حجر حيث يجب أن يكون هناك قلباً |
| Kemiğin olması gereken yerde fibrotik doku var. | Open Subtitles | هناك أنسجة ليفية حيث يجب أن يكون العظم |
| Oraya gittiğimde kapının olması gereken yerde kapı yoktu. | Open Subtitles | لقد وصلت لهناك و لم يكن هناك باب حيث من المفترض أن يكون |
| Benzer aşınmalar burada da var. Alyansının olması gereken yerde. | Open Subtitles | نفس الخدوش هنا، حيث يفترض أن يكون خاتم الزواج. |
| Başkasının savaşında savaşmak yerine, yanımızda olması gereken yerde olsaydı bunların hiçbiri yaşanmazdı. | Open Subtitles | ما كان سيَحدث هذا إذا كان والده هنا حيث يفترض به أن يتواجد بدلاً من القتال في حرب شخص آخر |
| Tam olarak olması gereken yerde. | Open Subtitles | إنها بالفعل حيث يجب أن تكون. |
| Tam da olması gereken yerde. - Pekala gençler! | Open Subtitles | حيث يجب أن تكون بالضبط. |
| Tam da olması gereken yerde. | Open Subtitles | بالضبط حيث يجب أن تكون |
| Helen olması gereken yerde. | Open Subtitles | (هيلين) حيث يجب أن تكون |
| olması gereken yerde. | Open Subtitles | - 0 تماماً حيث يجب أن يكون تماماً |
| İşte orada, R4. Tam da olması gereken yerde. Kayıp gezegenimiz Kamino. | Open Subtitles | ها هو يا (آر4) حيث يجب أن يكون كوكبنا المفقود كامينو |
| Hiçbir zaman olması gereken yerde değil. | Open Subtitles | ليس أبداً حيث يجب أن يكون |
| Umarım sütün olması gereken yerde peynir bulmayız. | Open Subtitles | دعنا نأمل ألا أجد الجبن حيث من المفترض أن يكون الحليب |
| Tam, pilotların olması gereken yerde. | Open Subtitles | حيث يفترض أن يكون الطيارون |
| Gerçek bir adam sözünü tutar ve olması gereken yerde olması gereken zamanda olur. | Open Subtitles | رجل حقيقي يفي بكلمته وهو حيث يفترض به أن يكون عندما يفترض به أن يكون |