| Yapmam gereken tek şey, Oltayı yemlemekti. Tamam, plan şu: | Open Subtitles | كل ما كان عليّ فعله هو وضع الطعم في الصنارة |
| Oltayı alıyorum, çek yazayım. Kaleminiz var mı? | Open Subtitles | سأشتري الصنارة وأحرر لك شيكاً ألديك قلم؟ |
| Oltayı her suya attığımda, Meryem'e dua ederdim. | Open Subtitles | كل مرة أرمى الصنارة فى الماء أتلو صلاة |
| O Oltayı zaten hiç sevmemiştim. | Open Subtitles | لم أحب تلك السنارة على أية حال |
| Şu Oltayı beğendim. Güzel bir olta. | Open Subtitles | احب تلك السنارة انها جميلة |
| Sana Oltayı salla derken kendimi kastetmemiştim. Beni öldürmelerine ramak kalkmıştı. | Open Subtitles | لما قلت أطعم الخطاف لم أقصد جعلي أنا الطعم كانو قريبين مني كانو سيقتلوني |
| Balıkla Oltayı anladım da bu ne? | Open Subtitles | و السمكه انتظر ,انتظر ,انتظر ...لقد حصلت على الصناره و السمكه ولكن ما هذا ؟ |
| Oltayı suya attım. ama kıyıya düştü. | Open Subtitles | رميت الصنارة فى الماء فسقطت على الأرض |
| Oltayı her suya atışımda, Meryem'e dua ederdim. | Open Subtitles | كل مرة أرمى الصنارة فى الماء أتلو صلاة |
| Oltayı suya her atışımda, Kutsal Meryem duasını okurdum. | Open Subtitles | كل مرة أرمى الصنارة فى الماء أتلو صلاة |
| Oltayı her suya attığımda, Meryem'e dua ederdim. | Open Subtitles | كل مره أرمى الصنارة في الماء أتلو صلاه |
| O yüzden, Oltayı atınca, balığı yakalarım. | Open Subtitles | أرمي الصنارة وأصطاد |
| Oltayı bırak da eve gel. | Open Subtitles | ضعي الصنارة وعودي للمنزل |
| O makarayı geri sarmaya çalışırken ben de Oltayı çekmesine yardım ettim. | Open Subtitles | ساعدتها بسحب الصنارة |
| Oltayı nereden buldun? | Open Subtitles | من أين أتيت بهذه السنارة ؟ |
| Oltayı atma vaktidir, beyler. | Open Subtitles | حان وقت عض السنارة |
| - Andrey, koş Oltayı getir! | Open Subtitles | - أندري بسرعة، احضر السنارة |
| Bu oltayla bütün gece peşinden gitsen bile Oltayı kırmadan onu tutamazsın. | Open Subtitles | على هذا الخطاف بدون أن يكسره لن نستطيع شده حتى لو أخذ الليله كلها |
| Hayır. Oltayı atacak, yakalayacak ve batıracak. | Open Subtitles | هو على وشك أن يرمي الخطاف و يسحب، ويغرقها |
| - Evet bu boyutta elbette var. Çözemediğim tek şey Oltayı içeri nasıl atacağımız. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي لا يمكن معرفة هو كيفية الحصول على الخطاف |
| Sonra da hiçbir şeyi umursamaksızın fındık ağacından yapılmış Oltayı suya fırlattın ve o suya dalışın, ardından yüzüşün. | Open Subtitles | و ما حدث هناك ...و عندما غمزت الصناره فى الماء, و الطريقه التى |