"olurken" - Translation from Turkish to Arabic

    • الأثناء
        
    • عندما حدث
        
    • عندما يحدث
        
    • عند حدوث
        
    • حين أن
        
    • وتترجم
        
    • نفسي وأنا
        
    • بينما يحدث
        
    Bütün bunlar olurken birileri başka birinin acısından para kazanıyor. TED و في الأثناء هناك شخص ما يجني المال من جراء معاناة شخص آخر.
    Ama bu olurken, 2. kameraya bakın. Open Subtitles ولكن ماحدث في هذه الأثناء انظر إلى آلة التصوير 2
    Bütün bunlar olurken biri video kaydının tam ortasındaymış gibi görünüyor. Open Subtitles يبدو أن شخصا كان في منتصف تسجيل فيديو عندما حدث هذا
    - Bu olaylar olurken Daniel Wolf'un nerede olduğunu merak ettim. Open Subtitles أود أن أعرف أين كان دانيل ولف عندما حدث كل هذا
    Ama bütün bunlar olurken, benim için bir şey yapmanı istiyorum. Open Subtitles لكن عندما يحدث هذا أريد منك أن تفعل شيئاً بالنسبة لي
    Olay olurken bağlantımın orada adamları vardı. Open Subtitles أفراد مُوَرّدي كانوا حاضرين عند حدوث الهجوم
    Testin sonunda ilacı alan fareler tedavi olurken plasebo alan fareler tedavi olmuyor. TED في نهاية التجربة، الفئران التي تلقّت الدواء شُفيت، في حين أن المجموعة التي تلقّت العلاج الآخر لم تُشفى.
    O normaldir ve biz oğlunu anlamasına yardımcı olurken o da bizim dünyayı anlamamıza yardımcı olur. Open Subtitles فهي إنسانة طبيعيّة، وتترجم العالم لنا بينما نُساعدها على فهم ابنها العبقري.
    Bu sabah tıraş olurken yüzümü kestiğimde aynada görmüştüm. Bugün olacağını biliyordum. Open Subtitles عندما جرحت نفسي وأنا أحلق رأيته مثل الشمس
    Ben de bütün bunlar olurken yanında olacağım. Çünkü gerçek dostlar böyle yapar. Open Subtitles وجئت هنا لأقف إلى جانبك بينما يحدث ذلك لأن هذا ما يفعله الأصدقاء.
    Ama bu olurken, 2. kameraya bakın. Open Subtitles ولكن ماحدث في هذه الأثناء انظر إلى آلة التصوير 2
    Ve tüm bunlar olurken "Uygar dünya" da yüzyıllardır kanunlara göre yaşamaktadır. Open Subtitles وفي هذه الأثناء العالم المتحضر كله العالم المتحضر كله اعتاد على العيش طبقاً للقوانين
    Bunlar olurken, Wall Street üyeleri Darling Holding'i çok zor anlar yaşayabileceğini söylüyor. Open Subtitles في هذه الأثناء.. يقول المطلعين ببورصة وال ستريت بأن أملاك الدارلينغ قد تواجه أوقاتاً صعبة.
    Doğru, ve bunlar olurken benim lanet olası kardeşim öldü! Open Subtitles حسناً ، وفي هذه الأثناء يكون أخي قد مات
    Tsunami, depremler, sel baskınları olurken neredeydin peki? Open Subtitles .. عندما حدث تسونامي ، وحدث زلزال ومومبي كانت تحت الماء أين ذهبت معلومات في ذلك الوقت؟
    Şey, bu işer olurken bia iki yıldır Honkong'da yaşıyorduk. Open Subtitles لقد كنا نعيش في هونغ كونغ لمدة سنتين عندما حدث ذلك
    Bekle, ben hiçbir şey yapmadım. Olay olurken orada bile değildim. Open Subtitles انتظر، لم أفعل أي شيء لم أكن حتى هنا عندما حدث الأمر
    Peki bu olurken, yanı başında kimseyi istemiyor musun? Open Subtitles لكن الا تريدين احد ما بجانبك عندما يحدث ذلك ؟
    Tüm bunlar olurken işimin başında olmak istiyorsam daha sağlıklı bir şekilde beslenmem gerekiyor. Open Subtitles إن اردت ان أكون هنا عندما يحدث كل ذلك، يجب علي أن آكل بشكل صحي أكثر
    Halka açıklama yapın, bu olurken çok uzaktaydınız. Open Subtitles الخروج في الأماكن العامة، بعيدا عندما يحدث هذا.
    En kötüsü, bütün bunlar olurken onun uyuma numarası yapmasıymış. Open Subtitles ...و أسوء جزء أنه يتظاهر بالنوم عند حدوث ذلك
    O işler olurken sandalyede değildim. Open Subtitles لم أكن في هذا الكرسي عند حدوث كل هذا
    Tüm bunlar olurken, New Orleans ve dünya etrafındaki diğer mekanlara gittik. TED في حين أن كل ذلك كان يحدث ، كنا في نيو أورليانز ومواقع في حول أنحاء العالم.
    Tüm bunlar olurken, mutluluğun gerçek sırrı tam da burada karşımızda. Open Subtitles في حين أن طيلة الوقت كان سر السعادة هنا أمامنا.
    O normaldir ve biz oğlunu anlamasına yardımcı olurken o da bizim dünyayı anlamamıza yardımcı olur. Open Subtitles فهي إنسانة طبيعيّة، وتترجم العالم لنا بينما نُساعدها على فهم ابنها العبقري.
    Tıraş olurken yüzümü kestim, kan yerine meni aktı. Open Subtitles قطعت نفسي وأنا أحلق وبعض منه خرج
    Ben de bütün bunlar olurken yanında olacağım. Çünkü gerçek dostlar böyle yapar. Open Subtitles وجئت هنا لأقف إلى جانبك بينما يحدث ذلك لأن هذا ما يفعله الأصدقاء.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more