| - ona bakıyorsun, pislik. | Open Subtitles | -أين! ؟ -أنت تنظر إليه أيها الوسيم |
| Dedim ya ona bakıyorsun. | Open Subtitles | لقد أخبرتك, أنت تنظر إليه |
| Aslında tüm paramı Sara harcadı. Şu an ona bakıyorsun. | Open Subtitles | في الحقيقة ساره انفقت كل المال , أنت تنظرين إليه الآن |
| ona bakıyorsun. | Open Subtitles | كنت تبحث في ذلك. |
| Şu anda ona bakıyorsun. | Open Subtitles | أنت تَنْظرُ إليه |
| Sana bir şey söyleyeyim bu evde bir ebeveyn var ve sen ona bakıyorsun. | Open Subtitles | دعني اخبرك شيئا توجد ام واحدة في هذا المنزل وانت تنظر اليها |
| Hep onunla konuşuyorsun, onu öpüyorsun, ona bakıyorsun. | Open Subtitles | ،أنتِ دائماً تتحدثين معها، تقبّلينها تنظرين إليها |
| Tek bildiğim, seni bana bakarken yakalamadığımda ona bakıyorsun. | Open Subtitles | كل ما أعلمه هو كلما لم أرك تحدق بي فأنت تحدق بها |
| Şu an ona bakıyorsun, ve şimdi de onun uzaklaştığını görüyorsun. | Open Subtitles | أنت تنظر إليها و الآن أنت تنظر إليها و هي تغادر |
| Niçin ona bakıyorsun? | Open Subtitles | والآن لم تنظر إليه ؟ |
| Pekâlâ, söylediğim gibi, tam ona bakıyorsun. | Open Subtitles | حسنا,كماقلت, إنك تنظر إليه. |
| Şu an ona bakıyorsun. | Open Subtitles | أنت تنظر إليه الآن |
| Hayır, tam da orada duruyor. Şu an ona bakıyorsun. | Open Subtitles | لا, إنهُ هناك أنت تنظر إليه |
| Şu anda ona bakıyorsun. | Open Subtitles | إنّك تنظر إليه. أنا القرص. |
| Bu fotoğrafta, sen arka taraftasın ve ona bakıyorsun. | Open Subtitles | في هذه الصورة أنت في الخلفية تنظرين إليه |
| Şu anda ona bakıyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تنظرين إليه |
| Şu anda ona bakıyorsun. | Open Subtitles | كنت تبحث في ذلك. |
| Şu anda ona bakıyorsun. | Open Subtitles | كنت تبحث في ذلك. |
| Şu an ona bakıyorsun. | Open Subtitles | أنت تَنْظرُ إليه. |
| Sürekli ona bakıyorsun. | Open Subtitles | أنت دائما تنظر اليها. |
| Şu an ona bakıyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تنظرين إليها |
| - Sürekli ona bakıyorsun. - Ona herkes bakıyor. | Open Subtitles | أنتَ تحدق بها طيلة الوقت - الكل يحدق بها - |
| O başka bir yere bakarken sen ona bakıyorsun. | Open Subtitles | أنت تنظر إليها عندما لا تنظر هي إليك |
| - Şu yeni silahtan bahsetsenize. - Şu an ona bakıyorsun. | Open Subtitles | اخبرني عن هذا السلاح الجديد - انت تنظر اليه - |
| Eğer Lyman Ellis ile problemi olan birisi varsa, şuan ona bakıyorsun. | Open Subtitles | لو كان هناك أي أحد لديه مشكله مع لايمان إليس فأنت تنظر له |