"onu öpmek" - Translation from Turkish to Arabic

• تقبيلها
• تقبيله
• ان تقبله
• لتقبيلها
• أن أقبله
• أن أقبلها

Onu öpmek ve onu sevdiğimi söylemek istediğimi hissediyorum.
اشعر بأنني اود تقبيلها واخبرها بأنني احبها.

Erkekler Onu öpmek isteyince uzun tırnaklarıyla hiç çekinmeden yüzlerini çizerdi.
... عندما كان يحاول الاولاد تقبيلها ... كانت تخدش وجوههم بأظافرها الحادة

Onu öpmek gibi bir niyetim yoktu. Nasıl olduğunu bile anlamadım.
انا لم ارد تقبيله او على الاقل لم اكن اتوقع ذلك

Onu öpmek mi yoksa bunu telefonuna koymak mı?
أيهما ؟ تقبيله أمْ وضع الصورة في الهاتف ؟

Bana, sizin delikanlının harika bir gentilmen olduğunu ve Onu öpmek istediğini söyledi
لقد قالت لي ان الصبي مثالي ونبيل وانه طلبت ان تقبله

Onu öpmek için eğilmiştim kahve döküldü.
كنت اتكئ لتقبيلها فسكبت بعض القهوة

-Geçen Noel'de Onu öpmek istedim ama surat astı.
حاولت أن أقبله تحت شجرة العيد في عيد الميلاد الماضي، لكنَّه سحب وجهه

O an için, Onu öpmek, öpmemekten daha kolaydı.
و في تلك اللحظة, كان من الأسهل أن أقبلها من أن لا أقبلها

Çünkü onunla tezahürat yapıp Onu öpmek istiyorsun.
لأنك تريد حقاً الذهاب إليها و تقبيلها

Ne? Hayır hayır hayır. Uçuğu ben uydurdum çünkü Onu öpmek istemedim!
اختلقت ذلك لأنني لم أشأ تقبيلها.

Onu öpmek, seni ne kadar sevdiğimi fark etmemi sağladı.
تقبيلها جعلني أدرك مقدار حبي لكِ.

Hayır, Onu öpmek istemedim.
لا لم أرغب في تقبيلها

Onu öpmek istedim.
كنت أريد أن تقبيلها.

- Onu öpmek istiyorsan, hiç durma ve öp onu!
أن أردت تقبيلها تفضل وقبلها

Onu öpmek istersen, sorun değil.
لو كنت تودين تقبيله فلا مانع في ذلك

Resimlerde Onu öpmek istiyor gibi duruyorsun.
تبدو الصورة كما لو أنك ترغبين في تقبيله

Onu öpmek istediğimi düşündüm.
ظننت أنني أريد تقبيله

Onu öpmek belki biraz aşırıya kaçmıştı.
ربما تقبيله كان مبالغاً بهِ.

Ta, Onu öpmek istiyor musun? Bebeğimi öp...
تا , انت تريد ان تقبله قبل طفلى

Kızın mı Onu öpmek istemiş?
هي طلبت ان تقبله ؟

Onu öpmek için geldim.
أتيتُ لتقبيلها.

Onu öpmek istiyorum... şapır şupur.
أريد أن أقبله, كثيراً

Rachel'ın müthiş bir yanı vardı... ne zaman ilginç bir şey söylese Onu öpmek istiyordum.
... الشيء المثير في راشيل أنني أريد أن أقبلها كل مرة ... تقول فيها شيئا شيق