"onu kendim" - Translation from Turkish to Arabic

• عليه بنفسي
• به بنفسي
• قتلتهُ بنفسي
• عنه بنفسي
• سأخبره بنفسي

Bir silah alacağım ve Onu kendim vuracağım!
أتعرف أمرًا، سأقتني مسدس، سأطلق النار عليه بنفسي!

- O benim mâhkumum, Onu kendim yakaladım.
انه مسجوني، لقد قبضت عليه بنفسي

Eğer ölürse Onu kendim yok ederim.
إن مات سأقضي عليه بنفسي

Artık benimle gitmek istediğini bildiğime göre sanırım Onu kendim arayacağım.
حاليا بما أنني أعرف بنيته في مرافقتي أظنني سأتصل به بنفسي

Bu güzel bir öneri. Onu kendim de düşünmeliydim.
هذا اقتراح ممتاز كان يجب أن أفكر به بنفسي

Ölü isteseydim Onu kendim vururdum.
لو أردتهُ ميتًا، كنتُ قتلتهُ بنفسي.

Baban Yeni Zelanda'daysa, belki de gidip Onu kendim aramalıyım.
إذا كان أباكِ في "نيوزيلندا" فربما سأذهب للبحث عنه بنفسي.

O zaman işin konusunda Onu kendim bilgilendiririm.
إذن سأخبره بنفسي عن أمورك الخاصة

Yani Onu kendim tanımayı düşündüm.
لذلك اريدت ان اتعرف عليه بنفسي .

Onu kendim öldüreceğim.
أنا سأقضي عليه بنفسي

Onu kendim öldüreceğim. Ne yapmamı istiyorsun?
سوف أقضي عليه بنفسي

Onu kendim görmek istiyorum.
أريد أن القي نضره عليه بنفسي.

Onu kendim yakaladım.
قبضت عليه بنفسي .

Onu kendim yok etmekten memnuniyet duyacak olsam da yerlinin yerliyi öldürmesi olmaz.
{\pos(190,210)}بقدر ما كان ليسرّني القضاء عليه بنفسي... إلّا أنّ قتلَ مواطنٍ لمواطن أمرٌ لا يُحتمل.

Siz bana komiserinizin ismini ve numarasını verin. Onu kendim arayayaım.
لما لا تُعطيني اسم ورقم مُلازمكِ، وسأتّصل به بنفسي.

Yani, rehbere bakıp Onu kendim ararım.
أعني أني سأُقدم وأتصل به بنفسي

"Ha?" Peki, her şey arasında sen beni ve Onu kendim toplantı söyledim,
ما بين كل ما أخبرتني به ولقائي به بنفسي

Onu kendim arayarak, bana ben ver.
أعطيني إياه ، سأتصل به بنفسي

Evet, Onu kendim ararım. Teşekkürler.
نعم اجل سوف اتصل به بنفسي

Onu kendim arayacağım.
سأتصل به بنفسي.

Evet, Onu kendim öldürdüm.
لقد مات. قتلتهُ بنفسي.

Doğru. Onu kendim kontrol ettim. Sağlam biri.
صحيح لقد سالت عنه بنفسي وهوه هادئ

Mecbur kalırsam Onu kendim takip ederdim. - Ne?
سأخبره بنفسي لو اضطررت لذلك