| Onun hayatında yapacak daha iyi şeyleri vardı. | Open Subtitles | انها حصلت علي العديد من الاشاء الجميله في حياتها |
| Bak, kolyeyi Dana'ya verdim çünkü Onun hayatında ona güzel şeyler verecek ona özel biri olduğunu söyleyecek birisi yok. | Open Subtitles | حسنا، انا اعطيته لـ دانا لانه لا يوجد احد في حياتها ليهديها شيء جيد ورقيق |
| Annesi açıkça Onun hayatında olamayacağını söylemişti eğer kendisini de hayatında olmazsan. | Open Subtitles | أوضحت لك أمه أنه لم يكن يمكنك البقاء في حياته إن لم تكن ستبقى في حياتها أيضاً |
| Hayatımı Onun hayatında kurdum, Çiftlik Evi'nde. | Open Subtitles | أنشأت جزور جديدة لنفسي في حياته في المزرعة |
| Onun hayatında yutkunamadığı bir yumru olacağım için de kendimden nefret ediyorum. | Open Subtitles | أكره نفسي لكوني تسببت له بالألم في حياته |
| Annesi açıkça Onun hayatında olamayacağını söylemişti eğer kendisini de hayatında olmazsan. | Open Subtitles | أوضحت لك أمه أنه لم يكن يمكنك البقاء في حياته إن لم تكن ستبقى في حياتها أيضاً |
| Ya ona iyi davranmayı öğreneceksin, ya da Onun hayatında olmayacaksın. | Open Subtitles | أو تعلّمي ان تكوني لطيفة معها، ولاتكوني طرفا في حياتها. |
| Daha fazla bilgiye ihtiyacım var, ve sen de Onun hayatında olup biten her şeyi öğrenebiliyorsun, yani beni bilgilendirebilirsin. | Open Subtitles | أريد مزيداً من المعلومات وأنا مطلعٌ على كل شيءٍ يجري في حياتها لذا يمكنكَ أن تزودني بهذه المعلومات |
| Şimdi Onun hayatında olman güzel, Watson. | Open Subtitles | إنه لمن الجيد ان تكوني أنت في حياتها واتسون |
| Jodi'yi Onun hayatında tutmak için bir yol bulmalısın. | Open Subtitles | عليك إيجاد طريقة لوضع " جودي " في حياتها |
| Ama artık Onun hayatında bir yerim yoktu, ben de... | Open Subtitles | ولكن لم يكن لديّ أي مكان في حياتها بعد الآن، لذا إضطررتُ... |
| Onun hayatında ben ve işi her zaman en önemli şeylerdik. | Open Subtitles | عمله وأنا .. نحن الأشياء الأكثر أهميه في حياته |
| Belki de Onun hayatında konuşabileceği tek kişi benim. | Open Subtitles | أظن أن ذلك بسبب أني الشخص الوحيد في حياته الذي يمكنه أن يلجأ إليه |
| Sanki ona kutsal bir görev verilmiş ve bu da Onun hayatında yerine getirmesi gereken bir yük gibiydi. | Open Subtitles | وكأنه اعطي نداءا مقدسا وكان هذا عبئا عليه في حياته |