| Gelecekten bir şey beklemeyen, kel bir kadın bana onun tipi olmadığımı söyledi. | Open Subtitles | امرأة بلا طموحات ولا شعر أخبرتني بأنني لست نوعها المفضل. |
| - Tam bir aptalsın. Sadly, onun tipi değilim. Fakat diğer taraftan sen... | Open Subtitles | في الحقيقة انا لست نوعها المفضل والآن انت في الميدان |
| Uzun ve genç. Garip. Adam hiç onun tipi değil. | Open Subtitles | طويل وصغير، إن الأمر مضحك فهو ليس من نوعها المفضل أبدًا |
| Sonra bir kere konuştular ve babam onun tipi olmadığını söyledi. | Open Subtitles | لقد كانت وقد تحدثوا لمرة بعدها قال ابي انها ليست نوعه المفضل |
| Parlak zırhlı şövalyelerin onun tipi olmadığı kesin. | Open Subtitles | من المؤكد ان الفرسان ذوي الدروع البراقة ليسوا ممن يروقون لها |
| Hatırlatırdım ama belki de onun tipi budur. | Open Subtitles | سأفعل، لكنّي أظنّ هذا نوعه المفضّل. |
| Hayır, ben onun tipi değilim. | Open Subtitles | اعتقد أننا بحاجه الى ان نتحدث معها مره اخرى أنها لست من نوعها |
| onun tipi olmadığımda, ne kadar saldırgan olduğunu konuşmak da istemez. | Open Subtitles | أو كم هو من المهين بأنني لست من نوعيته المفضلة |
| onun tipi olduğumu sanmıyorum. | Open Subtitles | انا لا اظن انني اناسبها |
| Tam onun tipi olduğumu söyledi. | Open Subtitles | لقد قالت أنني مِن نوعها المفضل تماماً |
| - onun tipi olduğuma emin misin peki? | Open Subtitles | وهل انتي متأكده انا نوعها المفضل. |
| onun tipi olmadığımdan eminim. | Open Subtitles | انا متأكد. انا لست حتى نوعها المفضل |
| onun tipi değilim. | Open Subtitles | لستُ نوعها المفضل |
| Cathy, Tad onun tipi değil. | Open Subtitles | كاثي، هذ1ا ليس نوعها المفضل |
| Ama onun tipi değilsin. | Open Subtitles | كلا. لكنك لست نوعها المفضل |
| Veya babam gerçeği söylüyor. Gerçekten de onun tipi değil. | Open Subtitles | وربما لم تكن نوعه المفضل كما قال لو اننا نعرف واحدة من نوعه المفضل |
| Ondan çok hoşlandım. Ama onun tipi olduğundan emin değilim. | Open Subtitles | أنا أعجبت به كثيراً لكني لست متأكداً من كوني نوعه المفضل |
| Parlak zırhlı şövalyelerin onun tipi olmadığı kesin. | Open Subtitles | من المؤكد ان الفرسان ذوي الدروع البراقة ليسوا ممن يروقون لها |
| Bunun için Bill Forbes'ın ruhunu suçlardım ama sanırım onun tipi değilsin. | Open Subtitles | حسنٌ، سألوم روح (بيل فوربز) على ذلك. لكنّي لم أظنّك نوعه المفضّل. |
| onun tipi olmayacağımı biliyorsun. | Open Subtitles | تعلمي أني لست من نوعيته. |
| onun tipi olduğumu sanmıyorum. | Open Subtitles | انا لا اظن انني اناسبها |