| Evet, ama uzun zaman önce senin için Orada değildim. | Open Subtitles | نعم، ولكن لم أكن هناك بالنسبة لك منذ فترة طويلة. |
| Bir şeyi unutmayalım. Orada değildim, sonra geldim... | Open Subtitles | إذن أنت تنسين شيئاً واحداً أننى لم أكن هناك ، لقد جئت لاحقاً |
| - Bilemem. Orada değildim. | Open Subtitles | أنا لا أَستطيعُ القَول بأنني لم أكن هناك |
| Sadece Orada değildim. Hava değişimi oldu, değiştirme merkezinde bekledim. | Open Subtitles | لم اكن هناك بمفردي كان هناك معسكر الجنود البدلاء |
| Üzgünüm, akşam senin için Orada değildim. | Open Subtitles | انا اسفه لأنني لم أكن هنا معك هذه الليلة |
| Görmek için Orada değildim, fakat Byron Hadley'i aldıklarında bir kız gibi hıçkırarak ağladığını duydum. | Open Subtitles | لم أكن هناك لأرى و لكنى سمعت أن بايرون هادلى قد بكى كالفتاة عندما ألقوا القبض عليه. |
| Görmek için Orada değildim, fakat Byron Hadley'i aldıklarında bir kız gibi hıçkırarak ağladığını duydum. | Open Subtitles | لم أكن هناك لأرى لكنى سمعت أن هادلى بكى كالبنات |
| Senin için düzenlediğim o partide. Ben Orada değildim, öyle değil mi? | Open Subtitles | تلك الحفلة التى خططتها لأجلك ، لم أكن هناك ، أليس كذلك ؟ |
| -Ben Orada değildim bile. Otoparktaydım. | Open Subtitles | انظر أنا لم أكن هناك حتى يا أبي أنا كنت في أوقف السيارة في المرآب |
| Ben Orada değildim. Onlara senin göz kulak olman gerekiyordu. | Open Subtitles | أنا لم أكن هناك كان من الفترض أن تقوم أنت بمراقبتها |
| Ne desem bilemiyorum Bayan Brewer. Orada değildim. | Open Subtitles | لا اعرف ما اقوله لك سيدة بروير لم أكن هناك |
| Tabi ki Orada değildim. Bütün vaktimi hastanede geçiriyordum. | Open Subtitles | لم أكن هناك, لقد كنت أعمل لساعات طويلة في المستشفى |
| Orada değildim ve davaya yardımı olacak bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لم أكن هناك وأنا لا أَعْرفُ أيّ شئَ سَيُساعدُ هذه الدعوى |
| Çılgınateş binlerce adamımızı öldürdüğünde Orada değildim. | Open Subtitles | لم أكن هناك عندما أحرقت النيران الآلاف منا. |
| Sonra sen kamaraya döndüğünde... ben artık Orada değildim? | Open Subtitles | وعندما عدت للكابينه وانا لم اكن هناك معلقاً ؟ |
| Hayır, hâlâ imgelem görüyordum, ama sanki artık Orada değildim. | Open Subtitles | لا كنت لازلت فى الرؤيه ولكن مثل انى لم اكن هناك بعد ذلك |
| Annen öldüğünde senin için Orada değildim ve üzgünüm. | Open Subtitles | عندما توفيت أمك... لم أكن هنا معك وأنا آسف. |
| Çünkü ailemin bana ihtiyacı olduğu zaman, ben Orada değildim! | Open Subtitles | لأنني لم أكن موجوداً عندما احتاجتني عائلتي |
| Başkan bana bilgi vermedi. Orada değildim. | Open Subtitles | لم يتمكن الرئيس من تحديد موقعي لم أكن في الغرفة |
| Bir kere Orada değildim diye beni suçluyor musun? | Open Subtitles | لماذا أنت غاضبة مني؟ ألأنني لم أكن متواجدة هنا؟ |
| Hayır, bilmiyorum, ve Orada değildim. | Open Subtitles | لا، أنا لا أَعْرفُ، وأنا ما كُنْتُ هناك. |
| Senin için Orada değildim. Karın için oradaydım. | Open Subtitles | لم أكن هنالك لأجلك لقد كنت هناك لأجلها |
| Yalan söylüyorlar. Ben Orada değildim. | Open Subtitles | , أنا لم أكُن هُناك . هذا كذب |
| "Hikayenin başında Orada değildim, | Open Subtitles | "لم أكن حاضراً عند بداية القصة" |
| Kendi çocuklarım için Orada değildim ve her gün pişmanlık duyuyorum. | Open Subtitles | لم أكن متواجداً لأولادي وأندم على هذا كل يوم |
| Ve senin için Orada değildim. Denedim, ama başaramadım. | Open Subtitles | و انا لم أكن موجود من أجلك لقد حاولت و لكن لم افعل كل ما بوسعى |
| Ve... o öldüğünde Orada değildim... | Open Subtitles | و... لم أكن حاضرة عندما... |
| Sürekli düşünüyorum o suda boğulurken ben Orada değildim. | Open Subtitles | و لكنني بقيت أفكر به يصارع في الماء و أنا لم أكن موجودة هناك |