| Sürpriz diye bağırmak için hepimiz aynı zamanda orada olmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نكون هناك بنفس الوقت لنصرخ بالمفاجئة |
| Saat beşte orada olmalıyız, tatlım. | Open Subtitles | يجب أن نكون هناك في تمام الخامسة يا عزيزى |
| 7'de orada olmalıyız. | Open Subtitles | يتوجب علينا أن نكون هناك بحلول الساعة السابعة. |
| Ahır ortaya çıktığında orada olmalıyız. | Open Subtitles | عندما تظهر تلك الحظيره علينا أن نكون هناك |
| Teslimat Perşembe günü. 24 saat içinde orada olmalıyız. | Open Subtitles | الامر سيجري يوم الخميس يجب ان نكون هناك خلال 24 ساعة |
| Yarın kaçta orada olmalıyız? | Open Subtitles | في أي وقت يجب علينا أن نكون هناك في الغد؟ |
| Biraz bekleyin, 9'da orada olmalıyız. | Open Subtitles | أجل الأمر, يجب أن نكون هناك الساعة التاسعة. |
| Herkes saat 7'de eve geri dönecek, onlardan önce orada olmalıyız. | Open Subtitles | الجميع سيعود للمنزل في الساعة 7: 00 صباحاً لذلك علينا أن نكون هناك قبل ذلك. |
| 17.30'da orada olmalıyız. Erken yiyorlar. | Open Subtitles | يجب أن نكون هناك في حدود الساعة 5,30 إنهم يأكلون مبكراً |
| Saat 7:00'de orada olmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نكون هناك في السابعة، كما تعرف |
| Sekizden önce orada olmalıyız. | Open Subtitles | هيا, يجب أن نكون هناك في الثامنة |
| 45 dakika sonra orada olmalıyız, o yüzden... | Open Subtitles | علينا أن نكون هناك في 45 دقيقة ي، ي كما أن... |
| Haydi Joe. On dakika sonra orada olmalıyız. İnsanları bekletemeyiz. | Open Subtitles | هيا يا " جو " يجب أن نكون هناك خلال 10 دقائق لا يمكن أن ندعهم ينتظرون |
| Aradığında da orada olmalıyız. | Open Subtitles | وعندما يفعلها، يجب أن نكون هناك |
| - Saat 12.00'de orada olmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نكون هناك في الساعة 12 |
| Kız kardeşin uçaktan indiğinde orada olmalıyız. | Open Subtitles | ويجب أن نكون هناك عندما تهبط أختك |
| Kit'i desteklemek için hepimiz orada olmalıyız. Üzgünüm, gelemem. | Open Subtitles | -نحن كلنا يجب أن نكون هناك كي نساند (كيت ) |
| Biz de orada olmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نكون هناك أيضاً |
| 20 dakika içinde orada olmalıyız | Open Subtitles | لانه يجب ان نكون هناك في 20 دقيقة |
| - Evet şey, güneş batmadan orada olmalıyız. | Open Subtitles | يجب ان نكون هناك قبل غروب الشمس. |
| Max, gerçekten, başlarken orada olmalıyız. | Open Subtitles | ماكس , نحن يجب ان نكون هناك في البداية |