| Şubat ayında Oradalardı ve geçtiğimiz Şubat ayında çok kar yağdı | TED | كانوا هناك في فبراير، وقد أثلجت كثيرا في فبراير السنة الماضية. |
| Başladığımızda Oradalardı, ne kadarı kalmıştır bilmiyorum. | Open Subtitles | لقد كانوا هناك عندما بدأنا لا أدري كم منهم قد غادر الآن |
| - Ne? Eve geldiğimde Oradalardı ama şimdi yoklar. | Open Subtitles | كانوا هناك حينما دخلت لكنهم ليسوا هناك الان |
| O mahkumlar 3 yıldır Oradalardı, daha önce hiçbir şey olmamıştı. | Open Subtitles | السجناء كانوا هناك لسنوات ولم يحدث شيء في السابق عندما كنا نغادر |
| Soruşturmamızı bozmak için Oradalardı, bizi evimize yollayıp geride hiçbir şey bırakmadılar. | Open Subtitles | لقد كانوا هناك ليعرقلوا التحقيق ويرسلونا للوطن ولا يتركوا شيئًا خلفهم |
| Zaten Oradalardı, ben de çektim. | Open Subtitles | مجرد أنهم كانوا هناك , فصورتهم |
| Hayır, şaka yapıyorum. Ama Oradalardı. | Open Subtitles | لا , أنا أمزح فقط كانوا هناك .. |
| Eve geldiğimde Oradalardı ama şimdi yoklar. | Open Subtitles | - كانوا هناك عندما وصلت ولكنهم ليسوا هناك الان |
| Hayır, Oradalardı. | Open Subtitles | لا, لقد كانوا هناك. |
| Belki de sizin için Oradalardı. | Open Subtitles | ربما كانوا هناك بسببكم |
| O gece Oradalardı. | Open Subtitles | كانوا هناك تِلك الليلة |
| McCombs ve Evans Oradalardı. Paralar çalındığında orada mıydın? | Open Subtitles | مكومبز و ايفان ,كانوا هناك |
| Oradalardı, tamam mı? | Open Subtitles | حسنا, لقد كانوا هناك, حسنا؟ |
| Oradalardı. | Open Subtitles | لقد أنتهى كانوا هناك |
| Oradalardı. | Open Subtitles | كانوا هناك. |