| Bu nedenle ilyak kanadı kültürüne oranla çok çok az ağrı olur. | TED | وبالتالي فإن احتمال حدوث ألم بعد العملية سيكون منخفضاً للغاية مقارنة مع عملية قطف العرف الحرقفي. |
| Eğer sadece yüz sene yaşasanız, toplam nüfusa oranla oran gerçekten de düşük. | TED | بالتأكيد هذه النسبة ضئيلة مقارنة بعدد السكان الكلي إذا عشت فقط لمدة مئةَ عام. |
| Bu görsel aslında Dünya’ya oranla Mars’ın gerçek boyutunu temsil ediyor. | TED | تمثل الصورة الحجم الحقيقي للمريخ مقارنة بالأرض. |
| Fakat bu oranla, senin kızlar büyüyüp evlenene kadar tamamlayamayacağız. | Open Subtitles | ولكن بهذا المعدل نحن لن ننتهي حتى بناتك يكبرون ويتزوجون |
| Birincisi, yeniliğin ilerleme hızı; yani yenilikleri farklı sistemlerde gözlemlediğiniz oranla ilgili. | TED | يتعلق الأول بسرعة الابتكار، المعدل الذي تراقب في التجديد في أنظمة مختلفة كل الاختلاف. |
| Bunun ne kadara mal olabileceğine dair, kesin bir bütçem yok fakat, oldukça eminim ki verebileceği hasara oranla çok mütevazi bir karşılaştırma. | TED | الآن، لا أعلم كم سيكلف هذا من ميزانية تحديداً، ولكن أنا متأكد من أنها ضئيلة جداً بالمقارنة مع الأضرار المحتملة. |
| Şimdi hepinizi test etseydim, kötü haberlere oranla, iyi haberlerden bu kadar öğrenirdiniz. | TED | فلو أني قمت الآن باختباركم جميعاً، هذا هو مقدارما قد تتعلمونه بشكلٍ أكبر من الأخبار السارة مقارنةً بالأخبار السيئة. |
| Şunu biliyoruz ki polis, siyahilere karşı beyazlara oranla daha fazla güç kullanıyor ve burada 911'in rolünü de öğreniyoruz. | TED | نحن نعرف أن الشرطة تقوم باستخدام القوة أكثر مع السود مقارنة بالبيض ونحن كنا نتعلم دور مكالمة الطوارئ 911 في هذا |
| Annesinin yüzüğünün ne kadar güzel olduğunu daha şimdi fark ediyorum. Tabii ona geri gönderdiğim sahtesine oranla! | Open Subtitles | أنا فقط أنظر لمدى روعة خاتم جدته تعلم ، مقارنة مع الخاتم المزيف الذي أرسلته له |
| Bence arkadaşlarından bazılarına oranla sen iyi idare ettin. | Open Subtitles | اظنك فعلت كل شئ جيدا مقارنة مع رفاقك بالجامعة. |
| Sınıf arkadaşlarına oranla, karşı cins tarafından ne kadar sevilmeyen bir insan olduğunu bilmek, güzel olmaz mı? | Open Subtitles | ليس بالأمر الجيد أن تعلم كم أنت غير مرغوب به بالضبط عند الجنس الآخر مقارنة مع زملائك في الدراسة؟ |
| Daha doğrusu, kendi vücuduna oranla diğer balık ve sürüngenlerinkinden daha büyük. | Open Subtitles | في الحقيقة، إنه أكبر بالنسبة لحجمها مقارنة بأغلب السمك والزواحف. |
| Bu kötü adamlara oranla sen hedefe doğru ateş ediyorsun. | Open Subtitles | مقارنة مع هذه الاسلحة اسلحتك لا فائدة لها |
| Kadınlar erkeklere oranla dolar bazında 77 Sent kazanıyorlar. | Open Subtitles | فإن دخل النساء أقل بقرابة الثلث مقارنة بالرجال |
| Şimdi bu oranla şehirleşirken bunu nasıl yapacağız ve ahşap binalarımızı sadece dört katlı olarak düşüneceğiz? | TED | والآن كيف نقوم بعمل ذلك ونحن نتمدن بهذا المعدل ونحن نفكر في المباني الخشبية بأربعة طوابق فقط؟ |
| Bu oranla hafta sonuna çıkamayız. | Open Subtitles | وبهذا المعدل فإننا سنحترق في نهايه هذا الإسبوع |
| Bu oranla devam edersek Dünya Cumhuriyeti karantinasından kaçış yolu yok. | Open Subtitles | و 30 آخرين مرضى في الخيام ؟ بهذا المعدل ، لن ننجو من الحجر الصحي لجمهورية الأرض. |
| Bu atmosferlerin nasıl olduğunu bilmiyoruz. Çünkü yıldızlarına oranla çok küçük, soluk aynı zamanda bizden çok uzaktalar. | TED | نجهل حقيقة أغلفة هذه الكواكب الجوية بسبب صغرها وضعف ضوئها بالمقارنة مع شمسها وبعدها عنا. |
| Onu son gördüğümdeki haline oranla, o gün çok mutluydu, | Open Subtitles | لقد كان سعيدا في ذلك اليوم بالمقارنة مع أخر مرة رأيته فيها |
| Boyutlarına oranla bir Bok Böceği bir filden daha güçlüdür. | Open Subtitles | بالمقارنة بالوزن، فإن خنفساء الروث أقوى من الفيل |
| Bana, Afro-Amerikanların diğer ırklara oranla daha fazla kas kütlesine sahip olduğu varsayımının esas alındığı söylendi. | TED | قيل لي أنها تقوم على افتراض أن الأمريكان من أصول أفريقية لديهم كتله عضلية أكبر من الأعراق الأخرى. |
| Orta sınıf mensubu siyahi kadınlar bile beyaz hemcinslerine oranla daha kötü sonuçlarla karşılaşıyorlar. | TED | حتى النساء السود من الطبقة الوسطى لا تزال حالتهن سيئةً جداً مقارنةً بنظرائهن البيض من الطبقة الوسطى. |