| Uyarı sistemine ihtiyacı yoktu, çünkü yanında suç ortağı vardı. | Open Subtitles | إنه لم يكن بحاجة لجهاز إنذار لانه كان لديه شريك. | 
| Bu bıyıklı adamın onu hızlı bir arabayla Windermere'e bırakan bir suç ortağı vardı. | Open Subtitles | ذاك الشخص ذو الشارب الغريب، كان لديه شريك في سيارة سريعة | 
| Ya arabası olan bir suç ortağı vardı ya da yayan döndü. | Open Subtitles | إمّا أنّ لديه شريك في سيّارة أخرى، أو أنّه غادر سيراً على الأقدام. | 
| Bir ortağı vardı ama yürümedi. | Open Subtitles | كان لديه شريك ولكن الأمور لم تمضي على مايرام | 
| Danny'nin bilmediği gizli bir ortağı vardı. | Open Subtitles | لقد كان هناك شريك صامت أخر لم يعلم بشأنه، | 
| Korsak tekneye yanaşan bir şey olmadığını söylemişti. O halde yakınlardaki başka bir teknede bekleyen bir suç ortağı vardı. | Open Subtitles | إذاً هناك شريك في قارب آخر حول المكان. | 
| Katil, ya yoldan geçen bir araca el etti ya da bir suç ortağı vardı. | Open Subtitles | ربما القاتل بدل احذيته او لديه شريك اخر | 
| Leo yalnız değildi. Bir ortağı vardı. | Open Subtitles | من الواضح أنه لا يعمل لوحده لديه شريك | 
| Sanırım Walter Gordon un bir ortağı vardı. | Open Subtitles | أظن " والتر غوردين " لديه شريك | 
| - Belki bir ortağı vardı. | Open Subtitles | ربما كان لديه شريك | 
| Diyelim ki bir ortağı vardı. | Open Subtitles | كُتب هنا ، بأنه كان لديه شريك | 
| Veya Marcus'un bir ortağı vardı. | Open Subtitles | أو ربما كان لديه شريك | 
| Belki suç ortağı vardı. | Open Subtitles | ربما لديه شريك لا . | 
| Adamın bir ortağı vardı McGee. | Open Subtitles | كان لديه شريك يا (ماكغي). | 
| Kocam John'un bir suç ortağı vardı. | Open Subtitles | زوجي (جون)، كان لديه شريك. | 
| Bir ortağı vardı. | Open Subtitles | كان لديه شريك | 
| Bir ortağı vardı. | Open Subtitles | كان لديه شريك. |