| Gerçekten üzgünüm. TOOT'u kullanarak OSS'den kaçtılar. | Open Subtitles | انا اسفة حقاً لقد نقلوا انفسهم من اليو اس اس |
| Danger D'Amo, OSS'in müdürüyüm. Cesur hizmetinizden ötürü sizi kutlamak istiyorum. | Open Subtitles | العميل دياغمو مدير اليو اس اس وددت ان اشكرك على خدمتك الجليلة |
| OSS'den ayrıldığımdan beri işler biraz ters gidiyordu. | Open Subtitles | الاشياء اصبحت كسيحة منذ أن تركت الـ أو إس إس |
| Tekrar katılabilirsin. OSS seni kullanabilir. Evet. | Open Subtitles | يجب أن تنضم الى أو إس إس يمكن أن يستعمولك جيداً |
| "OSS" diyen insanlara inanılmalıdır. | Open Subtitles | يجب أن تصدق الناس الذين يقولون "أوس!" |
| CIA. OSS demek istiyor. | Open Subtitles | يقصد مكتب الخدمات الإستراتيجية. |
| OSS'nin bir kamyonu ve bizi kaçırmak için planı olacaktır. | Open Subtitles | سيكون لدي الـ (أو أس أس) شاحنة تنتظر ، و مسلك آمن للهرب نحو الأمان |
| Gerçekten güzel bir saat. Aynı zamanda OSS'teki bütün ajanları donduracak bir verici. | Open Subtitles | وهي ايضاً جهاز ارسال تجمدي لكل العملاء في اليو اس اس |
| Zaman Tutucu OSS karargahını ele geçirmekle meşgul. | Open Subtitles | في هذه اللحظة موقف الوقت يجاول السيطرة على المقر الرئيسي اليو اس اس |
| Anladığım kadarıyla ajanları OSS rozetleri aracılığıyla dondurabilir. | Open Subtitles | لقد لاحظت ان الطريقة الوحيدة لتجميد العملاء هي سرقة شارة اليو اس اس خاصتهم |
| OSS gök yüzünden gelen bir çare olan Chronos Safır'ini kullanarak deneyi sona erdirdi. | Open Subtitles | و قامت اليو اس اس بانهاء امر التجربة بشيء سقط من السماء كرونوس |
| Alet OSS'te, her zaman olduğu yerde. | Open Subtitles | في اليو اس اس حيث كان دوماً ...والان |
| Siz OSS'nin başkanıyken de ülkeyi yönetmiyor muydunuz? | Open Subtitles | أما كنت تحكم البلد عندما كنت رئيس أو إس إس ؟ |
| Ama OSS gizli bir organizasyon olduğundan kimse bunu bilmiyordu. | Open Subtitles | لكن نظراً الى ان ، أو إس إس منظمة سرية ، لم يعرف احد |
| Ve gerçek şu ki, söyleyeceğiniz hiçbir şey OSS'ye dönmemi sağlayamaz. | Open Subtitles | والحقيقة ، لا شئ يمكنك قولة سيجعلني أنضم ثانية إلى أو إس إس لهذا انت اتصلت ، أليس كذلك ؟ |
| Ben Juni Cortez. Eski OSS gizli ajanı. | Open Subtitles | انا جوني كورتيز عميل سري سابق لـ أو إس إس |
| Ajans tarafından aldatılmıştım. Yani OSS. | Open Subtitles | لقد أحترقت بواسطة الوكالة أو إس إس |
| Kimse sana "OSS" demez. | Open Subtitles | لا أحد يقول "أوس" لك |
| Pyle'ın OSS'den mi olduğunu söylüyorsunuz? | Open Subtitles | (أتقول إن (بايل مع "مكتب الخدمات الإستراتيجية"؟ |
| OSS değiliz, piyadeyiz. | Open Subtitles | نحن لسنا ، (أو أس أس) ، نحن من المشاة |