| Hadımlarla oynadığım bir oyun vardı... kimin kim olduğunu bulmaca | Open Subtitles | . .. لقد كنت ألعب لعبة مع الفتيان حاولي ان تخمني اين هم |
| Eh, üzgünüm. Drakula'yı oynadığım zaman transa giriyorum. | Open Subtitles | أعتذر إذاً، حينما ألعب دور دراكيولا أضع نفسي في غيبوبة |
| Artı o oynadığım makinede kazara 200 dolar kazandım. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أن الآلة التي كنت ألعب بها أكسبتني 200 دولار |
| Öncesinde sadece yaklaşık bir yıl poker oynadığım için kazandığımda oldukça zeki olduğum fikrine kapıldım. | TED | ونظراً لكوني قد لعبت بدوام كامل لمدة عام تقريباً فقط، عندما فزت، ظننت بأنّني حتماً بارعة نوعاً ما. |
| Çocukken oynadığım yerlerle ilgili, şunu bunu düşünmeye başlamam imkansız bir şey değil. | Open Subtitles | إنه ليس مستحيلا أني بدأت التفكير بهذا و ذلك أشعر بارتباط بالأماكن التي لعبت فيها وأنا طفل |
| Ayrıca, eğer bu maç oynadığım son maçsa... en azından iyi bir maçtı, değil mi? | Open Subtitles | بالاضافة, اذا كانت هذه اخر مباراة العبها ابداً على الاقل كانت جيدة , اليس كذلك ؟ |
| Bu benim eski kaskım kolejde oynadığım günlerden kalma. | Open Subtitles | هذه خودتي القديمة من أيام لعبي في الجامعي |
| Yapma, o şu bovling oynadığım adam değil miydi? | Open Subtitles | بحقك، أليس هو الرجل الذي ألعب معه البولنغ؟ |
| oynadığım günlerde burada oynasaydım birkaç kişi bana iyilik borçlu olurdu. | Open Subtitles | كلهم أثرياء و عندما كنت ألعب كان رائعا بالنسبة لي أن أجعل أحدهم يدين لي بالفضل في فوزه |
| Son beş yıldır en mutlu olduğum anın, futbol oynadığım takımda yer aldığım zamanlar olduğunu anlamıyor musun? | Open Subtitles | هل علمتي أن هذا هو الوقت الوحيد الذي قضيته منذ خمسة سنوات عندما ألعب الكرة وعندما أكون جزء من الفريق؟ |
| Çocuklarım çok küçükken, onlar ile oynadığım bir oyun vardı. | Open Subtitles | عندما كان أطفالى صغاراً كنت ألعب معهم لعبة |
| Benim Whitey için oynadığım zamanlarda, onun sözü kanundu. O her zaman haklıydı. | Open Subtitles | في ما مضي عندما كنت ألعب مع ويتي كانت كلمته كالقانون , كان دائما علي حق |
| oynadığım karakter diğer karakterler de oynuyor. | Open Subtitles | الشخصية التي ألعب دورها يتظاهر بإنه شخص آخر مع كل شخص |
| Eskiden oyun oynadığım çocuğa benzeyen hayaletleri gördüğümü öylece unuttuğuma inanmam mı gerekiyor? | Open Subtitles | هل من المفترض أن أصدق أنني نسيت كل هذا ؟ بأنني كنت أرى الأشباح شبح صبي كنت ألعب معه ؟ |
| Sen hala tenis oynadığım çocukları mı merak ediyorsun? | Open Subtitles | أمازلت تتسائل عن الشباب الذين كنت ألعب معهم التنس؟ |
| Dürüst olmak gerekirse stadyumda nerede oynadığım değil... | Open Subtitles | لأكون صادقاً معك.. كلما ألعب في الساحة.. الملعب، ضاربو الكرة ، الأهداف.. |
| Çocukken oynadığım yerlerle ilgili, şunu bunu düşünmeye... başlamam imkansız birşey değil. | Open Subtitles | إنه ليس مستحيلا أني بدأت التفكير بهذا و ذلك أشعر بارتباط بالأماكن التي لعبت فيها وأنا طفل |
| Yaklaşık 20 yıl önce oynadığım bir adamı hatırlatıyorsun. | Open Subtitles | أتعرف، أنتتذكرنيكثيرا.. بشخص لعبت معه منذ عشرين سنة مضت |
| Son oynadığım birkaç seferde, her zaman bir arka kapı olduğunu fark ettim. | Open Subtitles | العامين الماضيين لعبت مرات بالألعاب الإلكترونية وكنت أحسب أن هناك دائما باب خلفي للخروج |
| Beraber oynadığım en iyi savaş oyunları oyuncusuydu. | Open Subtitles | لقد كان أفضل محارب لعبت معه في لعبة الحرب |
| Ben erkek arkadaş seçmek için masum bir çoçuk oyunu oynadığım zaman, | Open Subtitles | عندما لعبت لعبة الورق ببرائه لأختار حبيب، |
| oynadığım oyunda, beyninden hasarlı eski bir ajan tarafından yoldan çıkarılmak çok riskli. | Open Subtitles | اللعبة التي العبها في خطر شديد ان يتم تحويل مسارها من قبل جاسوس سابق متخلف |
| Çocukken oynadığım kıyafet oyunları sonucunda | Open Subtitles | خلال سنوات لعبي لتلبيس العرائس وأنا طفلة |