| Bu harika mekanik Youtube oynatıcısı gibi. | TED | كمثل مشغل اليوتيوب الميكانيكي الرائع هذا. |
| - 1997 yılında üretilen dünyanın ilk mp3 oynatıcısı. | Open Subtitles | إنه أول مشغل إم بى 3 فى العالم إنه منذ عام 1997 |
| Ben de gidip yeni bir DVD oynatıcısı aldım. | Open Subtitles | ولكـن هذا هـو السبب في أنني خرجت وإشتريت مشغل الديفيدي الجديد |
| BluRay oynatıcısı, yeni tablet, ayakkabılar. Hem de pahalı ayakkabılar. | Open Subtitles | }مُشغل (بلوراي) كومبيوتر لوحي جديد، أخذية |
| Walter bu sadece lazer disk oynatıcısı. | Open Subtitles | (والتر)، إنّه مُجرّد مُشغل أقراص ليزريّة. |
| Bir keresinde Blu-Ray oynatıcısı ile CIA'in sistemini çökertmişti. | Open Subtitles | لقد هرب مرّه من المخابرات بإستخدام مشغل بلوراي |
| Aslında bunu hepiniz televizyon satın almaya gittiğinizde yaşarsınız. Düz ekran TV'lerin durduğu rafların en sonuna doğru DVD oynatıcısı olan televizyonları görürsünüz. | TED | جميعكم يعرف ذلك حقاً عندما تذهب لتشتري جهاز تلفزيون وفي نهاية الصف الخاص بشاشات التليفزيون المسطحة يمكنك رؤية أشياء مهملة هي تلفزيون مدمج مع مشغل دي في دي |
| Bir adam mini çocuklarını komşusunun oturma odasında çünkü bir DVD oynatıcısı olmadığından onlar işteyken ateşleyemez? | Open Subtitles | في غرفة معيشة جاره بينما جاره في العمل DVD بسبب أنني لا أمتلك مشغل اسطوانات؟ |
| Video kayıt ve DVD oynatıcısı aynı cihazda. | Open Subtitles | تحصلين على جهاز فيديو و مشغل أقراص رقمي |
| Video kayıt ve DVD oynatıcısı aynı cihazda. | Open Subtitles | تحصلين على جهاز فيديو و مشغل أقراص رقمي |
| Dvd oynatıcısı bile vermiyorsun. | Open Subtitles | لم تحضري لي مشغل أقراص الأفلام |