"oyun alanı" - Translation from Turkish to Arabic

    • ملعب
        
    • ملعباً
        
    • ساحة لعب
        
    • ساحات لعب
        
    blokajlar ve engeller yüzünden Küba'nın daha zengin kaynaklı olmaya ihtiyacı var, ama gerçekten muhteşem bir oyun alanı. TED وكوبا تحتاج أن تكون أكثر حذقاً بسبب الحواجز والأشياء لكنها ملعب جميل حقاً
    İlk bakıştı, bu oyun alanı diğerlerine benziyor. Open Subtitles للوهلة الأولى ، هذا الملعب المتواضع يبدو مثل أي ملعب أخر.
    Gözlerde kum. Bence eski tip bir oyun alanı kavgası olarak başlamış. Open Subtitles أود أن أقول هذا بدأت بها باعتبارها جيدة القديمة ملعب المعركة.
    Amerikan rüyasına hoş geldiniz inşası için kamu fonlarını kullanan bir milyarderin zenginlik ve güç için kullandığı kişisel oyun alanı. Open Subtitles ...أهلاً بكم في الحلم الأمريكي ...ملياردير يستخدم الأموال العامة ليبني ليبني ملعباً لأصحاب النفوذ والأغنياء
    Burası bir mağaza oyun alanı değil. Open Subtitles هذا محل وليس ملعباً
    Ne de olsa orası benim dairem. Özel bir mülk, kamuya ait bir oyun alanı değil Open Subtitles مع ذلك، فهي شقتي ملكية خاصة، ليست ساحة لعب عامة
    Spor salonu, oyun alanı pazar alanı ve yağmur suyunu biriktiren bir kule inşa edeceğiz. Open Subtitles سوف نشمل معها مركز لياقة وهياكل ساحات لعب وبرج لحصاد مياه الأمطار وبالطبع مساحة للبيع القطعة
    Kanserli çocukların oyun alanı için hala yağ mı çekiyorsun? Open Subtitles لازلت تتملقها كي تمول ملعب أطفال السرطان؟
    Büyüyüp, hayatın kolay olmadığını anlaman yerine tercih ettiğin bir oyun alanı. Open Subtitles ملعب لرجل يفضل ألا ينضج عن مواجهة حقيقة أن هذا لا يصلح لمعظم الناس
    oyun alanı cinayetleri kadını arabadan dışarı atan katilin hikayesiyle örtüşüyor. Open Subtitles جريمة ملعب المدرسة تطابق القصة التي أخبرها القاتل للمرأة التي ألقى بها من السيارة
    Kızım, Palm House'u çok sever ve oyun alanı da var orada. Open Subtitles إبنتي تُحب بيت النخيل، وهناك ملعب كذلك.
    Fransız aristokratlar için bir oyun alanı. Open Subtitles ملعب من أجل الأُرستقراطيين الفرنسيين.
    Burası sadece zenginler için bir oyun alanı değil. Open Subtitles هل ترى؟ .هذا ليس مجرد ملعب للأثرياء
    Central Park'a oyun alanı yapımı onaylanmış. Open Subtitles إنظر ، لقد إتفقوا على وضع ملعب جديد (في (سنترال بارك
    Dünya benim için bir oyun alanı değil. Open Subtitles العالم ليس ملعباً بالنسبة لي.
    İkinci müdahele yeri nehir kıyılarındaki şehirsel boşluklardı ve bu alanlar eskiden yasadışı park yeriydi, biz de burayı medinenin ilk oyun alanı olarak çevirmeyi önerdik. TED ثاني مواقع التدخل هو أيضا فجوة مدنية على ضفاف النهر، وكانت موقف سيارات غير قانوني، واقترحنا تحويله لأول ساحة لعب في المدينة.
    Fakat, çocuklarımı suçtan koruyacak bir oyun alanı... Open Subtitles لكن البناية ساحة لعب معزولة لحماية أولادي من الجريمة...
    Irma Grese için kadınlar kampı sadist bir oyun alanı haline gelmişti. Open Subtitles "بالنسبة لـ "إيرما جريسه معسكر النساء أصبح ساحة لعب ساديّة
    Görünüşe göre birçok okul oyun alanı ve mezarlığın bakımını yapmışlar. Open Subtitles يبدو أنهم قاموا بأعمال صيانة للكثير من المدارس ساحات لعب الأطفالو المقابر أيضاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more