| Stratejik plan eksikliği ve bölükleri ikmal etmedeki başarısızlığı paha biçilmez bir fırsatı heba etmişti. | Open Subtitles | النقص فى خطته الإستراتيجية والفشل فى تجهيز قوّاته بدّد فرصة ثمينة |
| Durun, beyler. Eviniz için paha biçilmez bir parça. | Open Subtitles | توقف يا سيد جوهرة ثمينة لعائلتك |
| 30 seneyi aşkın bir süredir sergilenmemiş paha biçilmez bir sanat eseri. | Open Subtitles | قطعة لا تقدر بثمن لم يظهر علنا منذ أكثر من 30 عاما. |
| Son penimle kedi kürkünden anorak aldım, az önce paha biçilmez bir şalgamı berbat ettim. | Open Subtitles | صرفت آخر أموالي على معطفٍ ثقيل، وللتو حطمت لفتةً لا تقدر بثمن |
| Millet, Dawson'ın verileri arasında paha biçilmez bir bilgi keşfettim. | Open Subtitles | يا رفاق عثرت على سر لا يقدر بثمن مدفون في معلومات داوسون |
| paha biçilmez bir eser, bay Ronson. | Open Subtitles | اثر لا يقدر بثمن , سيد روانسون, |
| İngiliz milyarderi Mike Wilfrid'e ait paha biçilmez bir mücevher Wilfrid Diamond International'ın yeraltındaki kasasından çalındı. | Open Subtitles | ألماس لايقدر بثمن تم سرقته من من سرداب ولفريد العالمي للألماس والذي هو يعود إلى صاحبه البليونير الأنجليزي مايك ولفريد |
| Bugünlerde bu paha biçilmez bir şeydir. | Open Subtitles | في هذه الأيام هذا الأمر هو مكافأة ثمينة |
| Herifin biri paha biçilmez bir Mısır mumyasını çalıyor... Bu her gece olur. | Open Subtitles | بعض الرجل سرقوا مومياء مصرية ثمينة |
| paha biçilmez bir sanat eserinin bulunduğu dolabın anahtarı var sende. | Open Subtitles | مفتاحا لخزانة تحوي لوحة فنية ثمينة |
| Geçen sefer, şehirde şöyle bir estin ve babamın cüzdanını çaldın, sonra da, Lex'ten paha biçilmez bir sanat eseri arakladın. | Open Subtitles | آخر مرّة اتيت الى البلدة، سرقت محفظة أبّي ثمّ حاولت سرقة مصنوعة يدوية ثمينة من ليكس) و كدت تلقى حتفك) |
| paha biçilmez bir enstrüman bu. | Open Subtitles | أتعلم إن ذلك ليس مسلياً ، تلك آلة لا تقدر بثمن |
| Orada esaretten kurtulmayı bekleyen paha biçilmez bir mücevher var. | Open Subtitles | فثمة جوهرة لا تقدر بثمن يجب تحريرها من الأسر |
| Ama o paha biçilmez bir büyülü eserdi. Hakiki bir... | Open Subtitles | لكنّه كان مصنوعة يدوية سحرية لا تقدر بثمن قطعة أصيلة من... |
| Kloketra'nın mezarı paha biçilmez bir buluş. | Open Subtitles | اكتشاف قبر كليوكاترا لا يقدر بثمن |
| Dikkat edin bakalım. O şey paha biçilmez bir parçadır. | Open Subtitles | إحترس ، هذا الشئ لا يقدر بثمن |
| - Blarcy, paha biçilmez bir uyuşturucu. | Open Subtitles | (بليرسي)، وهو مخدر لا يقدر بثمن |
| Kötürüm bir adam, paha biçilmez bir sır biliyordu. | Open Subtitles | شحاذ مشلول يعرف سرا لايقدر بثمن |
| paha biçilmez bir geçmişten geliyorlar. | Open Subtitles | مِنْ ماضي لايقدر بثمن. |