| İdamın arefesinde o palyaçonun ölümü benim elimden olacak. | Open Subtitles | يبدو أن ذلك المهرج سيموت على حسابي عشية الإعدام |
| palyaçonun bir haftada götüreceğini bir günde götürüyor bu şehirden. | Open Subtitles | لازلنا نقطع المزيد من المسافات بهذه المدينة أكثر مما قد يقطعه المهرج فى أسبوع |
| - Öpücük, Hastings! palyaçonun parlak kırmızı dudak boyası, Matmazel Dean'in dudaklarındaydı. | Open Subtitles | تبرج المهرج البراق الأحمر الذي بقي على شفتيها |
| Yeşil saçlı bir palyaçonun arkasına yeşil bir duvar koyamazsın! | Open Subtitles | لا تستطيع وضع جدار اخضر خلف مهرج ذى شعرٍ اخضر. |
| Bir sürü palyaçonun sığdığı arabalar gibi, bir sürü zorluk. | Open Subtitles | كـ سياره مهرج من المضاعفات بدون ان نذكر انه يخترق |
| Gazete sattıran palyaçonun başka resimlerini getirirsen belki alırım. | Open Subtitles | حضر لي المزيد من الصور لذلك المهرّج وقد اشتريها منك |
| O karmaşalıkta, bu palyaçonun parmak izini almayı unutmuşuz. İnanabiliyor musun? | Open Subtitles | مع كل التشويش في الداخل نسيت أخذ بصمات المهرجين |
| Ama birinin, cinayete meyilli bir manyak ya da bir palyaçonun yardımcısı olarak değil de mütevazi bir devlet memuru olarak daha çok saygı gördüğünü fark edeceksin. | Open Subtitles | ولكن ستجد أن المرء يلقى احتراماً أكثر كموظف حكومي متواضع، منه وهو مجرم أو مساعد مهرّج. |
| Evet. Herkese duyurun. Bu palyaçonun ölüsüne 500 bin dolar veriyorum. | Open Subtitles | سانشر الخبر، 500 الف مقابل هذا المهرج ميتاً |
| Bu, palyaçonun sesi, eminim. | Open Subtitles | أنه الشبح ذلك صوت المهرج أنا متأكدة من ذلك |
| Şu kapıdan girdin, birkaç fotoğraf çektin, ondan sonra bir palyaçonun saldırısına uğradın. | Open Subtitles | لقد أتيت من هذا الباب ألتقطى بعض الصور عندئذ هوجمت بواسطة المهرج |
| Ekselansları palyaçonun prenses temasına uymadığını söylüyor. | Open Subtitles | سيادتك قلت أن المهرج لا يناسب مشهد الأميرة |
| Yoksa dolaylı yoldan bizim palyaçonun partiye gelebileceğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | هل هذا تلميح لكي تقول أن المهرج ممكن له أن يأتي إلى هنا ؟ |
| Parti için tuttuğu palyaçonun... | Open Subtitles | تبدو كعملية قتل محترفة هل لدينا إسم المهرج.. |
| Tutup da bir palyaçonun programına çıkmayacağım. Ben emekli oldum. | Open Subtitles | أنا لست بذاهب إلى . برنامج مهرج ما ، إنني متقاعد |
| Derrick, niye palyaçonun seni rahatsız ettiğini anne babana iki hafta sonra söyledin? | Open Subtitles | والآن , لماذا إنتظرت إسبوعين لتخبر والديك أن مهرج يضايقك ؟ |
| Ne kadar palyaçonun sonu sepet içinde bitiyor biliyor musun? | Open Subtitles | أوتعرف كم مهرج ينتهي به الحال إلى سلال القمامة؟ |
| - Ben de. Umarım palyaçonun birine satmamışsındır. İşte çekin. | Open Subtitles | حسناً أنا أأمل بأنك لم تبعه الى مهرج هذا هو الصك |
| Ama o palyaçonun beni saf dışı bırakıp konakta kalacağını sanıyorsan... | Open Subtitles | إن إعتقدتَ أن ذلك المهرّج سيوقفني ويحتفظ بمنصب الحاكم ، أعلم أنك يجب أن تفكّر بالمخاطر |
| Baban balonları şişirirken, sen palyaçonun kucağında onları bana uzatırdın. | Open Subtitles | كنتِ تجلسين على حضن المهرّج حينما كان يصنع الحيوانات البالونيّة وكنتِ تواصلين تسليمها لي |
| Babanın mirasının Bu iki palyaçonun eline geçmesini mi istiyorsun? Bu sadece uzun bir yoldaki Bir sapma. | Open Subtitles | هل تثق بوضع موروث والدك في يد هؤلاء المهرجين ؟ هذا مجرد منعطف في رحلة طويلة جداَ |
| Onlara işsiz bir palyaçonun saçmaladığını söylemek için mi? | Open Subtitles | لأخبرهم بأنّ مهرّج عاطل باع لهم كتلة من الهراء ؟ |
| palyaçonun adı sikikti tamam mı? Siktiğim, sikik palyaço Emmett'i ısırdı. Bir palyaço. | Open Subtitles | حسناً إسم المُهرج تباً لكم ويكفى هذا لا يهمنى أى كلمة تقولون إنه مُهرج ليس صياداً بل مُهرج |
| Adamın ve palyaçonun aynı olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم أن الرجل والمهرج هما نفس الشخص |