"para veriyorlar" - Translation from Turkish to Arabic

• يدفعون
• سيدفعون
• دفعوا
• دفعو
• يُدفع
• ويدفعون
• لعمال

Benim efendim. Romalılar domuz gibi içiyor ama iyi para veriyorlar.
سيدي هؤلاء الرومان يشربون مثل الخنازير لكنهم يدفعون جيدا

Bari iyi para veriyorlar mı?
هل يدفعون لك دفعاً مناسباً , على الأقل ؟

Ve iyi para veriyorlar. Üzgünüm dostum.
إنهم يدفعون للضباط مقابل المعلومات ويدفعون جيدا

İzlemek için bir sürü insan geldi. Bisiklet sürmesi için ona para veriyorlar.
جاء الكثير من الناس لرؤيته سيدفعون له لركوب الدراجة

Yeah, partide nöbet tutmam için bana para veriyorlar.
نعم, لقد دفعوا لي أجراً نظير حراستي للحفلة

Polisten parayla bilgi alıyorlar. Ve iyi para veriyorlar.
إنهم يدفعون للضباط مقابل المعلومات ويدفعون جيدا

Bir köle olmanın kötü yanı ne biliyor musunuz? Sana ne para veriyorlar ne de gitmene izin veriyorlar.
الشيء السيء في كونك عبداً أنهم لا يدفعون لك أو يدعونك تذهب

Onlar şarkı söylemen için para veriyorlar, harmonikaya da katlanıyorlar.
يدفعون لسماع صوتك. ويتحملون صوت الهارمونيكا.

Belki de size etrafta dolanasınız diye bu kadar para veriyorlar
يبدو أنهم يدفعون لكم كثيرا لتجلسوا خلف المكاتب

İnsanların onları çalmasını önlemem için para veriyorlar.
يدفعون لي للمحافظة على تلك الملفات من السرقة

Bu aralar biraz sıkıştım ve burada güzel para veriyorlar.
وضعي المالي مشدود قليلاً . وهم يدفعون جيداً

-Bana bu yüzden iyi para veriyorlar. -Jane üşüdü.
لهذا يدفعون لي مبالغ كبيره جاين تشعر بالبرد

Bize yorulalım diye para veriyorlar, ne yapabilirim, garsonluk mu?
الآبار، Poopus يدفعون لنا، لذلك، 1 ما أنا ستعمل، نادلة؟

Beni görmek için para veriyorlar, sizi değil, yapmacık tüy yumakları .
هم يدفعون لرؤيتي،‏ ليس لكما يا كرات الفراء المؤدبة

Boşalmaman için iyi para veriyorlar sana sanırım, ha?
يبدو هذا لطيف أنهم يدفعون لك جيدا حتى لا تستمني؟

İyi para veriyorlar ve biliyorsun babam bir süredir çalışmıyor.
إنهم يدفعون أجرا كبيرا أنت تعلمين أن أبي لم يجد عملا بعد

İyi para veriyorlar böylece yeni bir piyano alabilirim.
سيدفعون لي بعض المال وهذا طريقي للحصول على آلة بيانو جديدة

Yatılı istemiyorlar ama iyi para veriyorlar.
لا يطلبون منك المبيت لديهم ، لكنهم سيدفعون جيدا

Ayıyla yatman için para veriyorlar mı?
هل دفعوا لك ثمن هذا الدب؟

- Onları çekmem için para veriyorlar. - O yüzden mi yapıyorsun?
لقد دفعو لي لانتج لهم فلما هل هذه هي الطريقة التي تعمل بها؟

Bize bunun için para veriyorlar.
أجل، هذا ما يُدفع لنا لأجل القيام به.

"Hey, kabukları yere atabilirsin hademelere bu yüzden para veriyorlar."
بأمكانك رمي أصدافك على الأرض هذا مايدفعونه لعمال النظافه