| Bir daha ki seks partnerin hakkında daha çok şey bilsen iyi olur. | Open Subtitles | في المرة المقبلة إختر شريكك الجنسي الذي تعرف عنه أكثر قليلاً |
| Kimya laboratuvarında partnerin olmamın bir sakıncası var mı? | Open Subtitles | اسمع انت لا تمانع كوني شريكك في مختبر الكيمياء؟ |
| partnerin 30 saniyeye kadar gelmezse sizi diskalifiye etmek zorunda kalırım. Biliyorum. | Open Subtitles | ان لم يأتي شريكك خلال 30 ثانية ستوقفون اعلم, اعلم |
| Unutma, artık partnerin ya da sevgilin değilim arkadaşın da değilim. | Open Subtitles | تذكّر، لست شريكتك أو حبيبتك بعد الآن، كما أنّي لست صديقتك |
| Sonsuza kadar yaşamayı bilen bir partnerin var gibi gözüküyor. | Open Subtitles | لديك شريك هنا يبدو انه يعرف كيف يعيش الى الابد |
| Hele hele o lanet olası partnerin yan odada seni ele verirken hiç işe yaramaz. | Open Subtitles | عندما لا يكون شريكك في الجريمة بالغرفة المجاورة مؤكدا تواجدك هناك |
| Umarım söylememin sakıncası yoktur, Doktor, ...ama partnerin sen ve bebek çok tatlı görünüyorsunuz. | Open Subtitles | أرجو ألا تمانع ما سأقول، دكتور لكنني أظنك تبدو لطيفا جدا أنتَ و شريكك و طفلكما |
| Ondan. partnerin o kadar öfkelendiyse kendisi neden burada değil? | Open Subtitles | حسنا,ان كان شريكك منفعل جدا لماذا هو ليس هنا؟ |
| Ve eğer partnerin hapisanede öldürülürse, parayı ikiye bölmene hiç gerek kalmaz. | Open Subtitles | ، و إن قُتل شريكك بالسجن . فستحصل على المال بأكمله |
| Hatta senin partnerin olmak için istek yaptım. | Open Subtitles | .في الحقيقة، قمت بتقديم طلب كي أكون شريكك |
| Eğer senin partnerin pistte aptalca birşey yaparsa | Open Subtitles | حتى لو ان شريكك فعل شيءً غبي خارج الحلبه |
| partnerin Molly Twelvetrees değil miydi? Evet. | Open Subtitles | شريكتك ليست مولي توليف تريز على أية حال ليست هي |
| partnerin Molly Twelvetrees değil miydi? | Open Subtitles | شريكتك ليست مولي توليف تريز على ايه حال ليست هي |
| Sadece partnerin olsaydım oradan hızla çıkardın. | Open Subtitles | لو كنت شريكتك فحسب، لكنت خرجت من هناك مسرعًا |
| partnerin olmak için olması gereken özelliklerim yok. | Open Subtitles | أنني لم يكن لديك ما يلزم أن يكون شريك حياتك. |
| Dinle, $100 bin için partnerin de olurum, boks torban da. | Open Subtitles | اسمع مقابل 100 ألف أنا يمكنني أن أكون شريك للتطبيق أو سلة الملاكمة لك فقط قول و أنا سأفعل كل ما تريد |
| Hayatta gerçek bir partnerin var ve onun senden istediği ne? | Open Subtitles | لديك شريك حقيقي بالحياة. و ما كل الذي تريده منك؟ |
| partnerin seni havaya kaldırdığında da müzik seni dönüşüme uğratacak. | Open Subtitles | وعندما يرفعكِ شريككِ في الهواء، ستحولكِ ألحاني |
| Dün gece orada partnerin seni ektiği için tek başına bekleyip aptal gibi görünen sen değildin. | Open Subtitles | لست انت من كنت تقفين وحدك أمس وانت تبدين مثل المغفلة لان رفيقك تخلى عنك |
| Senin en iyi laboratuvar partnerin olacağım. | Open Subtitles | سأكون افضل زميلة بالمعمل حصلت عليها رائع |
| Bu yolculukta partnerin olma görevini kabul ediyorum. | Open Subtitles | أقبل التحدي بأن أكون رفيقتك في تلك الرحلة |
| Sen öyle birini istemiyorsun. Sen, partnerin olacak birini arıyorsun. Dünyayı birlikte keşfedeceğiniz. | Open Subtitles | أقصد أنت تبحثين عن رجل ليكون شريكا لك لمجابهة العالم معه |
| partnerin bana Powell hakkında endişelenmemem gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | شريكُكَ قال أنني لا يجب أن أقلق حول (باويل)، ثم يذهب ويُصيب عضو كونغرس |
| Üzerimde para taşımıyorum partnerin kimse ve nerede saklanıyorsa ona söyleyebilirsin. | Open Subtitles | كلا لست أحمل معي مالاً هيا قولي ذلك لشريكك أيضاً حيث يختبئ |