| Notlarım iyi olunca, babam ödüllendirmek için,beni Pastaneye götürüp... | Open Subtitles | لمكافئتي على درجاتي الممتازة :إصطحبني أبي إلى المخبز وقال |
| Benimle birlikte yemek şirketine, çiçekçiye ve Pastaneye geldi. | Open Subtitles | بل ذهبت معي إلى شركة الطبع بائع الزهور و المخبز |
| Her sabah o Pastaneye yürür ve onlardan alırdık. | Open Subtitles | اعتدنا ان نمشي و نتناول البعض منها كل صباح عند المخبز |
| Pastaneye gitmeye vakit kalmadı. | Open Subtitles | ليس هناك وقت للذهاب إلى المخبز. |
| - Biliyorum. - Pastaneye gidiyorum. | Open Subtitles | أعلم ذلك، أنا في طريقي إلى المخبز |
| Ayı pençesi çöreklerinden yapan Pastaneye gitmeye çalışıyorum da. | Open Subtitles | أحاول الوصول إلى المخبز الذي يصنع الـ"بير كلوز" تلك. |
| Haydi. Seninle aynı Pastaneye gidiyoruz. | Open Subtitles | فأنا وأنت .نذهب لنفس المخبز |
| Broad Caddesi'ndeki Pastaneye git. Biraz simit al. Tamam mı? | Open Subtitles | اذهب إلى المخبز في شارع (برود) واحضر بعض الكعك. |
| Pastaneye kadar bir polisin bize eşlik etmesini çok isteriz. | Open Subtitles | نودّ مرافقة الشرطة إلى المخبز |
| Pastaneye gittiniz. | Open Subtitles | و ذهبت بعدها الى المخبز |
| Pastaneye gittik. | Open Subtitles | ذهبنا الى المخبز |
| Her pazar bir Pastaneye gidiyorum. | Open Subtitles | اذهب الى المخبز كل يوم احد |
| Pastaneye göz kulak olur musunuz? | Open Subtitles | هلا راقبتم المخبز لأجلي ؟ |
| Pastaneye! | Open Subtitles | الى المخبز! |