| Bu ruhani zımbırtıların babama yardımcı olacağından pek emin değilim. | Open Subtitles | مثير أنا لست متأكدة من أنّ هذه الرقصة ستساعد أبي |
| Bunun gibi bir şey. Ben bundan pek emin değilim, mutasyonumuzdan gelen zekâmızdan ve benzeri şeylerden dolayı. | TED | شئ من هذا القبيل، أنا لست متأكدا من ذلك. لأن هذا هو مجال ذكائنا في الطفرات وشئ من هذا القبيل. |
| Ama bize senden bahsettiği kadarıyla senin onda ne bulduğuna pek emin değilim. | Open Subtitles | لكن بالنسبة لما قاله لنا عنك، أنا لست متأكد من ما ترينه فيه. |
| Ve bir ara pek emin değilim ama, barda el ele tutuştular. | Open Subtitles | و عنـد نقطـة معينة ورغم ذلك وأنا لست متأكداً من ذلك اسمكـوا أيدي بعضهم وهم على البـار |
| Açıkçası, uyuşturucunun ceza sayılmaması konusundan pek emin değilim. | Open Subtitles | لأكون صادقاً, انا لست متأكداً حول إجازة المخدرات |
| Maalesef şu durumda bildiğimden pek emin değilim. Anlatın da bileyim. | Open Subtitles | لست واثقة من ذلك في الحقيقة أخبريني عنهم |
| Seni kabul edeceğinden pek emin değilim. | Open Subtitles | و لستُ متأكّداً أنّها ستسمح لكَ بالعودة، أأنتَ متأكّد؟ |
| Bunun iyi bir fikir olduğu konusunda pek emin değilim. | Open Subtitles | لستُ مُتأكّدة ما إذا كانت هذه فكرة رائعة، مع ذلك. |
| Bir kariyer istediğimden pek emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكدة من أنني أريد مستقبلاً مهنياً من الأساس. |
| Böyle mi olması gerekiyor pek emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكدة من أن هذه الطريقة المفترض أن تكون |
| Ben pek emin değilim hayalet onu kurtaramayacağımızı söylemişti. | Open Subtitles | أنا لست متأكدة من هذا الشبح قال أننا لن نستطيع أنقاذه |
| Kımıldatman gerektiğinden pek emin değilim. | Open Subtitles | أنا لست متأكدا من ذلك لكن يجب أن لا نحركه أو نفعل به أي شئ |
| Terapiye inandığımdan pek emin değilim. | Open Subtitles | أنا لست متأكدا من أنني أعتقد حقا في العلاج. |
| Ama şu uçuş olayından artık pek emin değilim. | Open Subtitles | ,أنا لست متأكد بالفعل من فكرة الأنبوب العادم |
| Senden bana yardım etmeni istiyorum. Yardım edeceğime pek emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكداً من أنني مضطر لهذا أنت حتى لا تستطيع أن تثبت لي من أنت |
| - Bunu size vermek konusunda pek emin değilim Bayan Flynn. | Open Subtitles | لست متأكد من انني استطيع ان اعطيها لك يا سيدة فلين |
| pek emin değilim. | Open Subtitles | ـ هذا سؤالاً وجيهاً , انا لست متأكداً بالفعل |
| Ancak hayatımın şu döneminde, bir insana bağlanmaya hazır olup, olmadığım konusunda pek emin değilim. | Open Subtitles | لكن في هذه المرحلة من حياتي، لست واثقة... من أنني مستعدة للإلتزام لشخص واحد... |
| "Ev"in doğru sözcük olduğundan pek emin değilim. | Open Subtitles | لستُ متأكّداً إن كانت "الديار" هي الكلمة الملائمة |
| Onun medyum olmadığını söylediğini biliyorum ama ben pek emin değilim. | Open Subtitles | أعلم أنّك تقول أنّه ليس وسيطاً روحانياً، لكنّي لستُ مُتأكّدة. |
| Bunu daha önce önermedim çünkü bununla ne yaptığımdan pek emin değilim. | Open Subtitles | أنا لم أقترح ذلك قبلا لأني, آه حسناالحقيقة هي, أنا لست متأكدة حقيقة ماذا أفعل مع هذا الشيء |
| Onun benimle ilgilendiğinden pek emin, değilim ama eğer ilgileniyorsa bu bir problem olur mu? | Open Subtitles | أعني, أنا لست متأكداً إن كانت مهتمة بي ولكن إذا كانت, فهل ستكون هذه مشكلة؟ |
| Ürdün istihbaratından pek emin değilim. | Open Subtitles | لستُ واثقاً من مراقبة الإستخبارات الأردنيّة تلك. |
| Ne gördüğüme pek emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكداً تماماً من هذا الذي أنظر إليه |
| Bundan pek emin değilim. Söylemezdim bence. | Open Subtitles | لست متأكداً حيال هذا لا أعتقد أني سأفعلها |