| Sabırlı ol, Pernell. Korkarım ısrar etmek zorunda kalacağım. | Open Subtitles | انتظر بارنيل انا اعتقد اني يجب ان اصر علي ذلك |
| - Pernell üstesinden gelecektir. | Open Subtitles | ولكن بارنيل يمكن اين يقوم بالعديد من المهام في نفس الوقت |
| Pernell kendine gelene dek herkes iş başına! | Open Subtitles | الجميع متحسس الخطر حتي يعود بارنيل الي طبيعته |
| Pernell, O lanet olası da, o resmin kanvası, o olmazsa her şey sil baştan! | Open Subtitles | ومن ناحيه اخري بارنيل هو قطعه القماش التي بالرسم عليها ومن دونه يجب ان ابدأ من جديد |
| İşler sarpa sarınca bana Pernell göz kulak oldu. | Open Subtitles | كان (بيرنيل ) يعتني بي حين كانت تسوء الأمور |
| Pernell Harris Junior'ı hayatta tutmak için, ...onu bir makinaya bağlayarak tüm önlemleri almanız gereken zamanın oturumu. | Open Subtitles | هذا امر من المحكمه يجب عليك لمده 48 ساعه ان تقومي بما يجب عليك فعله لابقاء بارنيل هارس الصغير متصلا بالاجهزه |
| "Asistan" olmak istediğini biliyorum Pernell ve ben bu konuda bir sonraki seçimde yardımcı olabilirim. | Open Subtitles | اعلم انك تريد كلمه مساعد تسبق اسمك في كارت تعريفك بارنيل وانا يمكننا المساعده بذلك في الانتخابات القادمه |
| Yargıcın önünde, kayıtta, Pernell'den bende özür dilemesini istiyorum. | Open Subtitles | اريد اعتذار رسمي من بارنيل امام رئيسه المحكمه |
| Bir psikiyatriste göründüğüne dair kanıt istiyorum çünkü benim gördüğüm şey Pernell'in gerçekten yardıma ihtiyacı var. | Open Subtitles | واريد اثبات انه يذهب الي طبيب نفسي لان من ما رأيته بارنيل فعلاً يريد مساعده |
| Pernell'den nefret etsen bile, bunu anlayabilirsin. | Open Subtitles | حتي اذا كنت تكره بارنيل فبالتاكيد انت متفهم هذا |
| Seni Pernell'e yem etmenin bir alemi yok. | Open Subtitles | لا يوجد سبب لان تضع نفسك في مواجهه مع بارنيل. |
| Pernell'in daimi olduğunu görmeden hiç bir şeyi kesinleştirmeyiz. | Open Subtitles | لن نجعل اي شئ دائم حتي نتأكد ان بارنيل ايضاً دائم |
| Shane'i, Pernell'e striptiz yapmaya zorladım çünkü Jocelyn'e tecavüz edenin o olmadığını kabullenmek istemiyor. | Open Subtitles | للقد جعلت شاين يتعري لاجل بارنيل هاريس لانه لم يرد التصديق انه من لم يكن من اغتصب جوسيلين |
| Sonra Pernell öyle istiyor diye her gün iki defa ona bunu yapıyorlar. | Open Subtitles | عليهم ان يفعلوا ذلك مرتين يومياً حتي يوافق بارنيل |
| Pernell'in olması gereken yere olması gereken zamanda gitmesini sağlıyorum. | Open Subtitles | اتاكد من ان بارنيل موجود في المكان المفترض تواجده فيه في الوقت المحدد لذلك |
| Pernell'i desteklemek için ne kadar çabalarsan çabala er geç tutman gereken bir yasın olacak. | Open Subtitles | لا يهم كم تركزين علي دعم بارنيل عاجلاً ام اجلاً سيجب عليكي التعامل مع المأساه |
| Şu Pernell'in küçük vaftiz olayına da endişelenmeye başlıyorum. | Open Subtitles | لقد بدأت اتعجب قليلا عن تعميد بارنيل |
| Bu işi Pernell'in tarafında olarak halletmemiz gerek. | Open Subtitles | يجب ان ناعامل مع الوضع من خلال بارنيل |
| Eve gidiyoruz. Ronnie, Pernell içeri girmeden önce onun kız arkadaşıydı. | Open Subtitles | كانت (روني) صديقة (بيرنيل) قبل أن يدخل السجن |
| Pernell onlara bir ev ve biraz para ayarladı. | Open Subtitles | كان (بيرنيل) قد أمن لهما منزلا وبعض المال |
| Siktir et Pernell'i. Çünkü ona hiçbir şey borçlu değilsin, tamam mı? | Open Subtitles | تبا لــ(بيرنيل) لأنك لاتدين له بشيء, حسنا؟ |
| Onlara silahlı olduğunu söyleyin. Bay Pernell ile temasa geç. | Open Subtitles | أخبريهم بأنها مسلحة (اتصلي بالسيد (بارنال |