| Burada her şeyi domuz yağıyla pişiriyorlar. Epey lezzetli oluyor. | Open Subtitles | يطهون كلّ شيء هنا بدهن الخنزير، إنّه شهي جدًّا. |
| Yemekleri kendi masamızda pişiriyorlar. | Open Subtitles | يطهون الطعام على الطاولة |
| Yemekleri kendi masamızda pişiriyorlar. | Open Subtitles | يطهون الطعام على الطاولة |
| Bemek pişiriyorlar, iskambil oynuyorlar, birbirlerinin saçlarını kesiyorlar. | Open Subtitles | يطبخون و يلعبون القمار و يقصوا شعرهم لبعض |
| 1,700 derece. Bir şey pişiriyorlar. | Open Subtitles | ، درجة الحرارة 1700 إنهم يطبخون شيئاً ما |
| Avlıyorlar, pişiriyorlar ve yiyorlar. | Open Subtitles | هم يصطادون, يطبخونه, و يأكلونه |
| Büyük pikniklere falan gidiyorlar, hamburger pişiriyorlar battaniyelerin üzerinde sevişiyorlar. | Open Subtitles | هم يخرجون في نزهات كبيرة، يعدّون البيرغر... يجلسون على بطانيات... |
| - Bu hayvanları pişiriyorlar mı? | Open Subtitles | -هل يطهون هذه الحيوانات؟ ! |
| Senin için yemek pişiriyorlar, temiz, bahçe var. | Open Subtitles | هم يطبخون لك ، ينظفون يعتنون بالحديقة |
| Bizim için sürpriz bir şeyler pişiriyorlar. | Open Subtitles | إنهم يطبخون بعض المفاجأة لنا |
| Sanırım yemek pişiriyorlar. | Open Subtitles | أعتقد بأنهم يطبخون |
| Onlar ne pişiriyorlar? | Open Subtitles | إذاً، مالّذي يطبخونه ؟ |
| İçinde pizza filan mı pişiriyorlar? | Open Subtitles | هل يعدّون البيتزا بداخلها؟ لا. |